iltasyazilim
FD Üye
Bir ekonomist için Pazar ekonomisi, mülk ve hizmetlerin alınıp satılmasında fiyatların*talep ve talebe tarafından belirlenmesi demektir Kişisel bağlılıkların ve ahlaki değerlerin bu süreçte etkin olması gerekmektedir Günümüzde bundan böyle alım satımın nerede gerçekleştiği manâlı olmadığı için ‘ ’pazar yeri ’ ’ ve ‘ ’pazar ekonomisi ’ ’ kavramlarını birbirinden karışıklığa itmek gerekir
Geleneksel pazar; lokal, özel ve dışa kapalıdır Fiyatlar, alışveriş işleminden adamakıllı bağımsız, görülmez Pazar güçleri tarafından yok, yüz yüze pazarlıkla belirlenir Keza, alışverişlerde ille de para bulunması gerekmez; mallar, bu süreçte bulunan taraflar arasındaki bir değiş tokuş işlemiyle de el değiştirebilir20 yüzyıla dürüst, pazar ekonomisi belirtilmiş yerlerde ya da pazarlarda gerçekleşiyordu Sanayileşmemiş toplumların çoğunda, hatta öyle çok eski Avrupa ve Asya kentlerinde de durum hala böyledir Gıda üreten topluluklarda, merkezi siyasal yetkililer kadar denetlenen pazar yerleri, kırsal bölgelerde yaşayan köylü ve çiftçilerin ürettikleri ürünleri, fabrikalarda ya da büyük kasaba ve kasabalarda yaşamış zanaatkarların atölyelerinde üretilen mallarla değiştirmeleri için bir olasılık sağlıyordu Bundan ötürü, pazarların ortaya çıkması için keza merkezileşmiş bir siyasal örgütlenme ayrıca de karışık bir meslek bölümü gereklidir
Sanayisi gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerde pazar işlemlerinin çoğu, milletlerarası ticaret fuarları gibi belirtilmiş mekanlarda yapılır;*örneğin Çin ’in Guangzhou ’daki Kanton Ticaret Fuarı ’na, 2005 baharında 10000 Çinli girişimci ve 200 ülkeden alıcı katılmıştır
Ancak günümüzde dünyanın en uzaktan yerleri bile kablolarla birbirine bağlanmış olduğu için, her türlü eşyayı ve malı benzer kentte bulunmadan satın elde etmek gittikçe kolaylaşıyor, ebay gibi internet şirketleri, coğrafi uzaklık ne olursa olsun tüm alış ve satış işlemlerini elektronik ortamda gerçekleştirmekteler böylece halk sanayileşmiş ve sanayileşme sonrası ülkelerdeki pazarlardan söz ettiğinde çoğu vakit artık coğrafi konum kayda değer değildir
Sanayileşmiş ülkelerde yüz yüze gerçekleşmesine lüzum kalmayan pazar ekonomisi, sanayileşmemiş ülkelerdeki pazarlardan fazla daha farklıdır Sanayileşmemiş ülkelerin fuar havasındaki bu pazar yerleri; duyu organlarımızı uyaran farklı alanlara yönlendirilmiş görüntüler, kokular ve seslerin bulunduğu, renkli yerlerdir Çoğunlukla satıcılar ya da onların aile üyeleri, kendi ürettikleri malları satar, böylece işlemleri kişiselleştirmiş olurlar Dansçılar ve müzisyenler gösteriler yapar, ara sıra kavgaların çıktığı bile olur Bu pazarlarda toplumsal ilişkiler ve kişiler arası etkileşimler ön plandadır ve hesaplı olmayan faaliyetler, bazen ekonomik etkinlikleri gölgede bırakabilir
Kısacası böylesi pazarlar, insanların arkadaşlık kurduğu, akrabalarını gördüğü, rivayet yaptığı, çevrelerinde olup bitenden farkında olan olduğu, bir yanlamasına da kendi üretemedikleri malları elde etmeye çalıştıkları yerlerdir
Yazar:*Rahman Karasu
Geleneksel pazar; lokal, özel ve dışa kapalıdır Fiyatlar, alışveriş işleminden adamakıllı bağımsız, görülmez Pazar güçleri tarafından yok, yüz yüze pazarlıkla belirlenir Keza, alışverişlerde ille de para bulunması gerekmez; mallar, bu süreçte bulunan taraflar arasındaki bir değiş tokuş işlemiyle de el değiştirebilir20 yüzyıla dürüst, pazar ekonomisi belirtilmiş yerlerde ya da pazarlarda gerçekleşiyordu Sanayileşmemiş toplumların çoğunda, hatta öyle çok eski Avrupa ve Asya kentlerinde de durum hala böyledir Gıda üreten topluluklarda, merkezi siyasal yetkililer kadar denetlenen pazar yerleri, kırsal bölgelerde yaşayan köylü ve çiftçilerin ürettikleri ürünleri, fabrikalarda ya da büyük kasaba ve kasabalarda yaşamış zanaatkarların atölyelerinde üretilen mallarla değiştirmeleri için bir olasılık sağlıyordu Bundan ötürü, pazarların ortaya çıkması için keza merkezileşmiş bir siyasal örgütlenme ayrıca de karışık bir meslek bölümü gereklidir
Sanayisi gelişmekte olan ve gelişmiş ülkelerde pazar işlemlerinin çoğu, milletlerarası ticaret fuarları gibi belirtilmiş mekanlarda yapılır;*örneğin Çin ’in Guangzhou ’daki Kanton Ticaret Fuarı ’na, 2005 baharında 10000 Çinli girişimci ve 200 ülkeden alıcı katılmıştır
Ancak günümüzde dünyanın en uzaktan yerleri bile kablolarla birbirine bağlanmış olduğu için, her türlü eşyayı ve malı benzer kentte bulunmadan satın elde etmek gittikçe kolaylaşıyor, ebay gibi internet şirketleri, coğrafi uzaklık ne olursa olsun tüm alış ve satış işlemlerini elektronik ortamda gerçekleştirmekteler böylece halk sanayileşmiş ve sanayileşme sonrası ülkelerdeki pazarlardan söz ettiğinde çoğu vakit artık coğrafi konum kayda değer değildir
Sanayileşmiş ülkelerde yüz yüze gerçekleşmesine lüzum kalmayan pazar ekonomisi, sanayileşmemiş ülkelerdeki pazarlardan fazla daha farklıdır Sanayileşmemiş ülkelerin fuar havasındaki bu pazar yerleri; duyu organlarımızı uyaran farklı alanlara yönlendirilmiş görüntüler, kokular ve seslerin bulunduğu, renkli yerlerdir Çoğunlukla satıcılar ya da onların aile üyeleri, kendi ürettikleri malları satar, böylece işlemleri kişiselleştirmiş olurlar Dansçılar ve müzisyenler gösteriler yapar, ara sıra kavgaların çıktığı bile olur Bu pazarlarda toplumsal ilişkiler ve kişiler arası etkileşimler ön plandadır ve hesaplı olmayan faaliyetler, bazen ekonomik etkinlikleri gölgede bırakabilir
Kısacası böylesi pazarlar, insanların arkadaşlık kurduğu, akrabalarını gördüğü, rivayet yaptığı, çevrelerinde olup bitenden farkında olan olduğu, bir yanlamasına da kendi üretemedikleri malları elde etmeye çalıştıkları yerlerdir
Yazar:*Rahman Karasu
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.