Promosyoncular 2020 yılından umutlu

Promosyon ve Matbaa Endüstrici ve İş Adamları Derneği (PROMASİAD) İdare Şurası Lideri Ömer Karatemiz, “Basım Endüstrisinin ülkemizde gelişmesini daha sağlıklı bir tabana oturtabilmek, fakat ulusal bir kâğıt siyasetinin geliştirilmesi ve geliştirilen bu politikayı uygulayacak kurumsal bir yapının oluşturulması ile mümkün olabilir. Geliştirilecek strateji, her kâğıt çeşidi için farklılaştırılarak; spesifik alanlara özel siyasetler geliştirilmesi sağlanmalıdır." dedi.

Karatemiz, PROMASİAD'ın düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada promosyon bölümünün 300 bin kişiyi istihdam ettiğini söyledi. 2019 yılında dalın çok berbat günler geçirdiğini belirten Karadeniz, "2020 yılı için talepler hayli âlâ. Geçen seneye nazaran yüzde 10 daha fazla talep var" dedi.

İthal girdilerdeki fiyat artışlarının basım-yayım dalı açısından kâğıtta ve baskı materyali maliyetlerinde önemli artışlara yol açtığını söz eden Karatemiz, "Sektörlerimizde ödeme dengelerinde önemli külfetler yaşandı. Promosyon ve matbaa bölümleri büyük yatırım sayıları ve oluşturdukları yüksek istihdam imkânlarına karşın kamuoyunda hak ettikleri saygınlığı kazanamamış olan iki bölüm. Özel bölümde ve kamuda faaliyet alanlarımız adeta küçümsenmekte, matbaacı ve promosyoncu sözleri olumsuz bir algı olarak kullanılmaktadır.” diye konuştu.



Basım endüstrisinin ülkemizde gelişmesini daha sağlıklı bir yere oturtulabilmesinin lakin ulusal bir kâğıt siyasetinin geliştirilmesi ile mümkün olabileceğini vurgulayan Karatemiz şunları kaydetti:

"Milli bir kâğıt siyaseti oluşturulması emeliyle kamu, özel dal ve üniversiteler birlikte ortak çalışmalar yürütmeli ve bu kapsamda yetkili mercilere iletilmek üzere bir hareket planı oluşturulmalıdır. Geçtiğimiz yaz aylarını hatırlayalım, milyonlarca lira yatırımla oluşturulan tesislerimiz uzun bir müddet hammadde temin edememiş, matbaalarımız kâğıt toptancıların baskısı ve keyfi davranışları altında ezilmiş ve tesislerimiz atıl kalmak durumunda kalmıştı. Kâğıt inhisarı oluşturan mevcut yapılara karşı özel dalımız ortak bir ses verememişti.

 Bu periyotta çok önemli sabit yatırım sahibi olan işletmeler, işleyecek hammadde temin etmekte düşünce yaşadı. İç piyasa değerli ölçüde daraldı ve yalnızca iç piyasaya çalışan işletmelerimiz sıkıntı bir sürecin içerisine girdi. Lakin tüm bu güç kurallara karşın basım sanayi kesimimizin özelde Avrupa, genelde dünya ile rekabet gücünün artarak devam ettiğini söylemeliyiz. Bu güç ekonomik şartlarda da rekabet gücümüzü koruyacak önlemleri almak durumundayız. Daralan iç piyasa ortamında önümüzdeki devirde muhtaçlığımız olan şey, memleketler arası rekabet gücümüzün artmasıdır."

 "Promosyon ve Tanıtım Eserleri çalışması yapılmalı" 



Karatemiz, memleketler arası alanda Çin ile rekabet edebilecek seviyeye ulaşmış firmaların bulunduğunu söz ederek, "Avrupalı büyük promosyon eser tedarikçilerin artık ülkemizi ziyaret ettiklerini ve eser alımlarında firmalarımızı tercih ettiklerine şahit oluyoruz. Döviz kurlarının yükselmesi ve Çin’den yapılan ithalatlarda lojistik manada yaşanan dezavantajlar ile birlikte yurt dışı pazarlar açısından Türk Promosyon kesimi çok avantajlı bir pozisyona ulaştı. Türkiye’nin, coğrafik pozisyon olarak Avrupa ile iç içe olması ve Çin ile çalışıldığında mecburî olarak tutulması gereken yüksek stoklar yerine düşük adetli üretim ve butik taleplere de süratli tahlil üretebilmesi açısından ülkemiz üreticileri Avrupalı tedarikçilere değerli fırsatlar sunmaya devam ediyor. Son dört yılda Avrupa’ya olan ihracatımızın yüzde 65 oranında artış gösterdiğini memnuniyetle söylemek isterim." yorumunu yaptı.

Mecmua ve gazete reklamları yüzde 40 azalırken promosyon bölümü büyüdü

2014 yılında 2 milyar 274 milyon olan yıllık gazete ve mecmuaların toplam tirajının 2018’de yüzde 40 azalarak 1 milyar 238 milyara gerilediğini hatırlatan Karatemiz kelamlarını şöyle tamamladı:

"Sektörümüz 2009-2018 devrinde, 2018 yılı hariç tutulduğunda daima olarak büyüme eğilimde olmuştur. Geçtiğimiz dört yılda promosyon kesimi yüzde 33 oranında büyüme sağlamıştır. Bilhassa ekonomik kriz devirlerinde promosyon ve tanıtım eserleri öbür reklam mecralarına nazaran çok daha uygun bütçeler ile gaye kitleye ulaşma imkanı sağlaması bakımdan, önümüzdeki güç devirlerde dahi bölümümüzün küçülmeyeceğini, yüksek bütçeli reklam mecralarından çok değerli hisseler alabileceğini düşünüyoruz."