iltasyazilim
FD Üye
SEKER HASTALIĞI VE ORUÇ
Ramazan ayında her evde tatlı bir acele yaşanır Gece sahura kalkarak başlayan oruç heyecanı, birbirinden nefis yemeklerle donatılan iftar sofralarında daha büyük anlam kazanır Özenle hazırlanan çeşitli yemekler, törensel bir sırayla karnaval havasında yenir Ancak uzmanlar Ramazan ayında oruç yetişmek isteyenleri ve özellikle tehlikeli hasta grubunda olanları, hekim kontrolünde oruç tutmaları konusunda uyarıyor Çünkü bazı hastalıklar oruç tutmayı güçleştiriyor, hatta engelliyor Uzmanlar bilhassa şeker hastalarının oruç tutmalarının sağlığa zararlı olduğunu belirtiyor Ayrıca hemen şimdi şeker hastalığı ya da ahali arasındaki adıyla diyabet teşhisi konmamış dinç bireylerin de, oruç tutmaya başlamadan önce arzu kan şekeri yanına mutlaka tokluk kan şekerini de ölçtürmesi gerekiyor
Şeker hastalığınız sıcacık olabilir
Sadece arzu kan şekerine bakıldığı süre gözden kaçabilen diyabetin, tokluk kan şekeri ölçümüyle yakalanabildiğini söyleyen İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Diyabet Bilim Dalı ’ndan Prof Dr Kubilay Karşıdağ; “Oysa istek kan şekeri keza ırk arasında mükemmel bilinirken, tokluk kan şekerinin önemi ve taşıdığı riskler halk müziği tarafından böylece artı bilinmiyor böylece öğünlerden daha sonra ortaya meydana çıkan “tokluk kan şekeri yükselmeleri bilhassa Ramazan ayında sıcacık bir korkutma oluşturuyor Çünkü şeker hastalığı hastalığında beslenme biçimi koskocoman bir tartı taşıyor Diyabetli olanların 3 asıl ve 3 ara öğün olarak beslenmesi yani sıkça yemek yemek yemesi gerekiyor Ama Ramazan ’da bu beslenme şeklinin tam tersi uygulandığından diyabetikler için büyük bir tehlike ortaya çıkıyor Diyabet hastası olanlar oruç tutarken, tedavide olması gerekenin tersine akşama değin aç kalıyorlar ve şekerleri düşüyor İftarda yenen yemeklerle de fazla miktarda glikoz kaynağı vücuda girdiği için şeker normal düzeyinin fazla üzerine çıkıyor dedi
Şeker Hastalığı tedavisinde vücuda çok artı şeker kaynağı sokmamak ve pankreası mağdur durumda bırakmamak gerekiyor Olağan zamanda besinlerin içeriğine dikkat edilmezse, yemeklerde alınan karbonhidratlar sindirilerek şekere dönüşüyor Öğünlerde yenen karbonhidrat miktarları dengeli olmalı, sofra şekerinden uzaktan durulmalı ve yemeklerdeki yağ oranı da önerilen miktarı aşmamalıdır
Glikoz olması gerekenden artı olunca yaklaşık ikiüç saat daha sonra kanda insülin yükseldiğini belirten Prof Dr Kubilay Karşıdağ; “Pozitif insülin de tansiyona, aşırı kilo alımına, kan yağlarının yükselmesine yol açabiliyor ve damar sertliğini hızlandırabiliyor Yürek hastalıklarının görünme ihtimali fazla yüksek olan Tip 2 diyabetlilerde ise yürek damar hastalıkları genellikle bulgu vermiyor Yenilen pozitif miktarda yemeğe ast olarak iftardan sonradan ortaya çıkan yürek krizi ve kan basıncı yükselmesine ise şeker hastalarında daha sık rastlanıyor dedi bu nedenle şeker hastalarının oruç tutmalarının sakıncalı olduğuna uyarı çeken Karşıdağ, açlık kan şekerine bakıldığı halde sağlıklı çıkanların da mutlaka tokluk kan şekerini ölçtürmeleri konusunda uyarıyor
Tokluk kan şekeri yüksekliği, kalp hastalıkları riskini de artırıyor
Diyabet hastalarının kanında fazla miktarda bulunan glikoz yani şekerin damar sertliğine niçin olmasıyla, kalbe gelen kan miktarı azalıyor Bunun sonucu olarak hissedilen göğüs ağrısı, kalp krizine veya ani kardiyak ölümlere neden oluyor Uzmanlar, özellikle öğünlerden iki saat sonradan ortaya çıkan tokluk kan şekeri yüksekliğinin bu riski arttırabileceğine uyarı çekiyorlar
Şeker hastalığı olmayan kişilerde yemekten sonra pankreasta üretilen insülin hormonu seri bir şekilde salgılanıyor Ama alıcı 2 şeker hastalarında, bu süratli erken dönem insülin salgılanması kayboluyor Açlık kan şekeri alışılagelmiş olan kişilerde öğünlerden 2 saat sonra ölçülen kan şekeri yüksek olabiliyor ve sıcacık şeker bulunabiliyor Yalnızca açlık kan şekeri kontrolü ve tanısının alıcı 2 diyabette yetersiz olduğunu ifade eden uzmanlar, 100 hastadan 31 ’inin özlem kan şekerinin bayağı olmasına rağmen tokluk kan şekerine bakıldığında şeker hastası tanısı aldıklarını vurguluyorlar
Diyabetiklerin hap tedavisi ve diyeti kendi başına bırakması sakıncalı
İlaç ve insülin alan, hatta perhiz yapan diyabetiklerin bunları muhakkak aksatmaması gerekiyor Çünkü bu ilaçların tesir süreleri 812 saat aralarında değişiyor ve hasta bu ilaçları almayı kendi başına bırakırsa kalp ve kan basıncı hastalıkları riskini daha da artırmış oluyor
2003 yılı verilerine göre Dünyada 150 milyon, Türkiye ’de 5 milyon diyabetli var!
Türkiye ’de 2 milyon 600 bin şeker, 2 milyon 400 bin de sıcacık şeker hastası var Türkiye Diyabet Epidemiyoloji Çalışması sonuçlarına tarafından; 20 yaş üstü diyabet oranının yüzde 72 olduğu ve bunların yüzde 32 ’sinin diyabetli olduklarını bilmedikleri ortaya çıktı
Uzmanlar, tip 2 şeker hastalığı tanısı konulmuş hastaların yüzde 20–30 ’unda göz bozukluğu, yüzde 10–20 ’sinde böbrek bozukluğu, yüzde 30–40 ’ında hipertansiyon, yüzde 50–80 ’inde kan yağı bozukluğu ve yüzde 80–90 ’ında ise orta çaplı damar hasarı komplikasyonları saptandığını belirtiyorlar Hem hayat boyu süren, kronik bir rahatsızlık olan diyabet; öğrenildiği ilk dönemde kişilerde ruhsal ve sosyal sorunlar da yaratıyor Şeker hastalarının hormonal değişikliğe niçin olan stresten uzak durmaları gerektiğini vurgulayan uzmanlar, yapılan araştırmalarda bu hastalarda depresyona daha sıklıkla rastlandığını belirtiyorlar
Diyabetin belirtileri
*Sık idrara çıkma
*Ani kilo kaybı
*Ağız kuruluğu ve çok su içme
*Özlem ihtiyacının artması ve fazla yeme isteği
*Ciltteki yaraların ya da kesiklerin yavaş iyileşmesi
*Kuru ve kaşıntılı bir cilt
*Ellerde ve ayaklarda duyu yitimi
*Halsizlik ve aşırı dermansızlık
*Tekrarlayan enfeksiyonlar
*Karıncalanma
*Flu görme
Kimler diyabet riski aşağı?
*Ailesinde şeker hastalığı hastalığı olanlar
*Kilolu ve kilo fazlalığı olanlar
*Tembel yaşantı sürenler
*Hamileliği esnasında kan şekeri yükselenler
*4 kilodan daha ağır bebek doğuran kadınlar
*Yüksek tansiyonlu hastalar
*Kan şekerini yükselten hap kullananlar
*Aşırı stres altında yaşayanlar
Ramazan ayında her evde tatlı bir acele yaşanır Gece sahura kalkarak başlayan oruç heyecanı, birbirinden nefis yemeklerle donatılan iftar sofralarında daha büyük anlam kazanır Özenle hazırlanan çeşitli yemekler, törensel bir sırayla karnaval havasında yenir Ancak uzmanlar Ramazan ayında oruç yetişmek isteyenleri ve özellikle tehlikeli hasta grubunda olanları, hekim kontrolünde oruç tutmaları konusunda uyarıyor Çünkü bazı hastalıklar oruç tutmayı güçleştiriyor, hatta engelliyor Uzmanlar bilhassa şeker hastalarının oruç tutmalarının sağlığa zararlı olduğunu belirtiyor Ayrıca hemen şimdi şeker hastalığı ya da ahali arasındaki adıyla diyabet teşhisi konmamış dinç bireylerin de, oruç tutmaya başlamadan önce arzu kan şekeri yanına mutlaka tokluk kan şekerini de ölçtürmesi gerekiyor
Şeker hastalığınız sıcacık olabilir
Sadece arzu kan şekerine bakıldığı süre gözden kaçabilen diyabetin, tokluk kan şekeri ölçümüyle yakalanabildiğini söyleyen İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi, Diyabet Bilim Dalı ’ndan Prof Dr Kubilay Karşıdağ; “Oysa istek kan şekeri keza ırk arasında mükemmel bilinirken, tokluk kan şekerinin önemi ve taşıdığı riskler halk müziği tarafından böylece artı bilinmiyor böylece öğünlerden daha sonra ortaya meydana çıkan “tokluk kan şekeri yükselmeleri bilhassa Ramazan ayında sıcacık bir korkutma oluşturuyor Çünkü şeker hastalığı hastalığında beslenme biçimi koskocoman bir tartı taşıyor Diyabetli olanların 3 asıl ve 3 ara öğün olarak beslenmesi yani sıkça yemek yemek yemesi gerekiyor Ama Ramazan ’da bu beslenme şeklinin tam tersi uygulandığından diyabetikler için büyük bir tehlike ortaya çıkıyor Diyabet hastası olanlar oruç tutarken, tedavide olması gerekenin tersine akşama değin aç kalıyorlar ve şekerleri düşüyor İftarda yenen yemeklerle de fazla miktarda glikoz kaynağı vücuda girdiği için şeker normal düzeyinin fazla üzerine çıkıyor dedi
Şeker Hastalığı tedavisinde vücuda çok artı şeker kaynağı sokmamak ve pankreası mağdur durumda bırakmamak gerekiyor Olağan zamanda besinlerin içeriğine dikkat edilmezse, yemeklerde alınan karbonhidratlar sindirilerek şekere dönüşüyor Öğünlerde yenen karbonhidrat miktarları dengeli olmalı, sofra şekerinden uzaktan durulmalı ve yemeklerdeki yağ oranı da önerilen miktarı aşmamalıdır
Glikoz olması gerekenden artı olunca yaklaşık ikiüç saat daha sonra kanda insülin yükseldiğini belirten Prof Dr Kubilay Karşıdağ; “Pozitif insülin de tansiyona, aşırı kilo alımına, kan yağlarının yükselmesine yol açabiliyor ve damar sertliğini hızlandırabiliyor Yürek hastalıklarının görünme ihtimali fazla yüksek olan Tip 2 diyabetlilerde ise yürek damar hastalıkları genellikle bulgu vermiyor Yenilen pozitif miktarda yemeğe ast olarak iftardan sonradan ortaya çıkan yürek krizi ve kan basıncı yükselmesine ise şeker hastalarında daha sık rastlanıyor dedi bu nedenle şeker hastalarının oruç tutmalarının sakıncalı olduğuna uyarı çeken Karşıdağ, açlık kan şekerine bakıldığı halde sağlıklı çıkanların da mutlaka tokluk kan şekerini ölçtürmeleri konusunda uyarıyor
Tokluk kan şekeri yüksekliği, kalp hastalıkları riskini de artırıyor
Diyabet hastalarının kanında fazla miktarda bulunan glikoz yani şekerin damar sertliğine niçin olmasıyla, kalbe gelen kan miktarı azalıyor Bunun sonucu olarak hissedilen göğüs ağrısı, kalp krizine veya ani kardiyak ölümlere neden oluyor Uzmanlar, özellikle öğünlerden iki saat sonradan ortaya çıkan tokluk kan şekeri yüksekliğinin bu riski arttırabileceğine uyarı çekiyorlar
Şeker hastalığı olmayan kişilerde yemekten sonra pankreasta üretilen insülin hormonu seri bir şekilde salgılanıyor Ama alıcı 2 şeker hastalarında, bu süratli erken dönem insülin salgılanması kayboluyor Açlık kan şekeri alışılagelmiş olan kişilerde öğünlerden 2 saat sonra ölçülen kan şekeri yüksek olabiliyor ve sıcacık şeker bulunabiliyor Yalnızca açlık kan şekeri kontrolü ve tanısının alıcı 2 diyabette yetersiz olduğunu ifade eden uzmanlar, 100 hastadan 31 ’inin özlem kan şekerinin bayağı olmasına rağmen tokluk kan şekerine bakıldığında şeker hastası tanısı aldıklarını vurguluyorlar
Diyabetiklerin hap tedavisi ve diyeti kendi başına bırakması sakıncalı
İlaç ve insülin alan, hatta perhiz yapan diyabetiklerin bunları muhakkak aksatmaması gerekiyor Çünkü bu ilaçların tesir süreleri 812 saat aralarında değişiyor ve hasta bu ilaçları almayı kendi başına bırakırsa kalp ve kan basıncı hastalıkları riskini daha da artırmış oluyor
2003 yılı verilerine göre Dünyada 150 milyon, Türkiye ’de 5 milyon diyabetli var!
Türkiye ’de 2 milyon 600 bin şeker, 2 milyon 400 bin de sıcacık şeker hastası var Türkiye Diyabet Epidemiyoloji Çalışması sonuçlarına tarafından; 20 yaş üstü diyabet oranının yüzde 72 olduğu ve bunların yüzde 32 ’sinin diyabetli olduklarını bilmedikleri ortaya çıktı
Uzmanlar, tip 2 şeker hastalığı tanısı konulmuş hastaların yüzde 20–30 ’unda göz bozukluğu, yüzde 10–20 ’sinde böbrek bozukluğu, yüzde 30–40 ’ında hipertansiyon, yüzde 50–80 ’inde kan yağı bozukluğu ve yüzde 80–90 ’ında ise orta çaplı damar hasarı komplikasyonları saptandığını belirtiyorlar Hem hayat boyu süren, kronik bir rahatsızlık olan diyabet; öğrenildiği ilk dönemde kişilerde ruhsal ve sosyal sorunlar da yaratıyor Şeker hastalarının hormonal değişikliğe niçin olan stresten uzak durmaları gerektiğini vurgulayan uzmanlar, yapılan araştırmalarda bu hastalarda depresyona daha sıklıkla rastlandığını belirtiyorlar
Diyabetin belirtileri
*Sık idrara çıkma
*Ani kilo kaybı
*Ağız kuruluğu ve çok su içme
*Özlem ihtiyacının artması ve fazla yeme isteği
*Ciltteki yaraların ya da kesiklerin yavaş iyileşmesi
*Kuru ve kaşıntılı bir cilt
*Ellerde ve ayaklarda duyu yitimi
*Halsizlik ve aşırı dermansızlık
*Tekrarlayan enfeksiyonlar
*Karıncalanma
*Flu görme
Kimler diyabet riski aşağı?
*Ailesinde şeker hastalığı hastalığı olanlar
*Kilolu ve kilo fazlalığı olanlar
*Tembel yaşantı sürenler
*Hamileliği esnasında kan şekeri yükselenler
*4 kilodan daha ağır bebek doğuran kadınlar
*Yüksek tansiyonlu hastalar
*Kan şekerini yükselten hap kullananlar
*Aşırı stres altında yaşayanlar