tovbe ile ilgili hadisi şerifler,
peygamberimizin tovbe ile ilgili hadisleri
tevbeyle ilgili hadisler
Gunahınız cok olup goklere kadar ulaşsa, pişman olunca, Allahu Teala Tevbenizi kabul eder (İbni Mace) Herkes gunah işler Gunah işleyenlerin en hayırlısı Tevbe edendir (Hakim) Elinizden geldiği kadar cok istiğfar edin Cunku Allah katında kurtuluşunuza bundan daha iyi vesile olacak ve Allahu tealanın bundan daha cok sevdiği bir şey yoktur (Hakim) Allahu Teala, istiğfara devam edeni, her sıkıntıdan kurtarır, her darlıkta bir genişlik verir ve ummadığı yerden rızıklandırır (Nesai) Allahu Teala buyurdu ki, Kulumun, gunahı goklere kadar yukselse, benden umit kesmeyip, af dilerse affederim(Nesai) Allahu Teala buyurdu ki, Ey kulum, af dilediğin muddetce, gunahlarının cokluğuna bakmadan affederim Gunahların bulutlara kadar yukselse de yine affederim Yer dolusu gunahla gelsen, yer dolusu mağfiretle karşılarım Yeter ki iman edip Tevbe ile gelsin!(Tirmizi) Colde devesini kaybedip sonra bulan kimsenin sevinmesinden cok, Allahu Teala, kulunun Tevbe etmesine sevinir (Buhari) Bir kimse, işlediği gunaha tevbe edince, Allahu Teala meleklerine buyurur ki: Şu kimseye bakın, gunah işledi, gunahın cezasını veren ve affeden bir Rabbi olduğunu hatırlayıp tevbe etti Şahit olun ki onu affettim(Buhari) Allahu teala, gunah işleyip pişman olanı, Tevbe etmeden once affeder (Taberani) Gunah kalbde bir iz bırakır, Tevbe ve istiğfar edilince, o leke kaybolur, kalb cilalanır (Tirmizi)
imagestovbeileilgilihadisler5aee461037039
Tovbe İle İlgili Hadisler
926 Haris İbnu Suveyd anlatıyor: Abdullah İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) bize iki hadis rivayet etti Bunlardan biri Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam)' dendi, diğeri de kendisinden Dedi ki: Mu'min gunahını şoyle gorur: O, sanki uzerine her an duşme tehlikesi olan bir dağın dibinde oturmaktadır Dağ duşer mi diye korkar durur Facir ise, gunahı burnunun uzerinden gecen bir sinek gibi gorurİbnu Mes'ud bunu soyledikten sonra eliyle, Şoylediyerek, burnundan sinek kovalar gibi yapmıştır
Sonra dedi ki: Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın şoyle soylediğini duydum: Allah, mu'min kulunun tevbesinden, tıpkı şu kimse gibi sevinir: Bir adam hic bitki bulunmayan, ıssız, tehlikeli bir colde, beraberinde yiyeceğini ve iceceğini uzerine yuklemiş olduğu bineği ile birlikte seyahat etmektedir Bir ara (yorgunluktan) başını yere koyup uyur Uyandığı zaman gorur ki, hayvanı başını alıp gitmiştir Her tarafta arar ve fakat bulamaz Sonunda ac, susuz, yorgun ve bitap duşup: Hayvanımın kaybolduğu yere donup orada olunceye kadar uyuyayımder Gelip olum uykusuna yatmak uzere kolunun uzerine başını koyup uzanır Derken bir ara uyanır Bir de ne gorsun! Başı ucunda hayvanı durmaktadır, uzerinde de yiyecek ve icecekleri İşte Allah'ın, mu'min kulunun tevbesinden duyduğu sevinc, kaybolan bineğine azığıyla birlikte kavuşan bu adamın sevincinden fazladır
Muslim'in bir rivayetinde şu ziyade var: (Sonra adam sevincinin şiddetinden şaşırarak şoyle dedi: Ey Allah'ım, sen benim kulumsun, ben de senin Rabbinim
Buhari, Da'avat 4; Muslim 3, (2744); Tirmizi, Kıyamet 50, (2499, 2500)
927 Zirru'bnu Hubeyş anlatıyor: Saffan İbnu Assal elMuradi (radıyallahu anh) bize, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın şoyle soylediğ'ini rivayet etti:
Mağrib cihetinde bir kapı vardır Bu kapının genişliği veya bunun genişliği binekli bir kimsenin yuruyuşuyle kırk veya yetmiş senedir Allah o kapıyı arz ve semaları yarattığı gun yarattı İşte bu kapı, guneş batıdan doğuncaya kadar tevbe icin acıktır
Tirmizi, Da'avat 102, (3529)
928 Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Kim guneş batıdan doğmazdan evvel tevbe ederse, Allah tevbesini kabul eder
Muslim, Zikr 43, (2703)
929 İbnu Omer (radıyallahu anhuma) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Son nefesini vermedikce Allah, kulun tevbesini kabul eder
Tirmizi, Da'avat 103, (3531); İbnu Mace, Zuhd 30, (4253)
930 Ebu Musa (radıyallahu anh) anlatıyor: Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Aziz ve Celil olan Allah, gunduz gunah işleyenlerin tevbesini kabul etmek icin geceleyin elini acar
Gece gunah işleyenlerin tevbesini kabul etmek icin de gunduz elini acar, bu hal, guneş batıdan doğuncaya kadar devam edecektir Burada el, Allah'ın ihsan ve fazlından kinayedir
Muslim, Tevbe 32, (2760)
931 Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Sizden once yaşayanlar arasında doksan dokuz kişiyi olduren bir adam vardı Bir ara yeryuzunun en bilgin kişisini sordu Kendisine bir rahib tarif edildi Ona kadar gidip, doksan dokuz kişi oldurduğunu, kendisi icin bir tevbe imkanının olup olmadığını sordu Rahib: Hayır yoktur!dedi Herif onu da oldurup cinayetini yuze tamamladı
Adamcağız, yeryuzunun en bilginini sormaya devam etti Kendisine alim bir kişi tarif edildi Ona gelip, yuz kişi oldurduğunu, kendisi icin bir tevbe imkanı olup olmadığını sordu Alim: Evet, vardır, seninle tevben arasına kim perde olabilir?dedi Ve ilave etti:
Ancak, falan memlekete gitmelisin Zira orada Allah'a ibadet eden kimseler var Sen de onlarla Allah ibadet edeceksin ve bir daha kendi memleketine donmeyeceksin Zira orası kotu bir yer
Adam yola cıktı Giderken yarı yola varır varmaz olum meleği gelip ruhunu kabzetti Rahmet ve azab melekleri onun hakkında ihtilafa duştuler Rahmet melekleri: Bu adam tevbekar olarak geldi Kalben Allah yonelmiştidediler Azab melekleri de: Bu adam hicbir hayır işlemedidediler
Onlar boyle cekişirken insan suretinde bir başka melek, yanlarına geldi onu aralarında hakem yaptılar Hakem onlara: Onun cıktığı yerle, gitmekte olduğu yer arasını olcun, hangi tarafa daha yakınsa ona teslim edindedi Olctuler, gorduler ki, gitmeyi arzu ettiği (iyiler diyarına) bir karış daha yakın Onu hemen rahmet melekleri aldılar
Bir rivayette şu ziyade var: Bir miktar yol gidince, olum gelip cattı Adamcağız yonunu salih koye doğru cevirdi Boylece o koy ehlinden sayıldı
Buhari, Enbiya 50; Muslim, Tevbe 46, (2766); İbnu Mace, Diyat 2, (2621)
932 Bir diğer rivayette (aynı hikaye ile ilgili olarak) şoyle denmiştir: Allah Teala beriki koye adamdan uzaklaşmayı, obur koye de yaklaşmayı vahyetti, sonra da: Adamın geldiği ve gitmekte olduğu koylere uzaklıklarını olcup kıyaslayındedi
Buhari, aynı bab
933 HzEnes (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: İnsanoğlunun herbiri hatakardır Ancak hatakarların en hayırlısı tevbekar olanlarıdır
Tirmizi, Kıyamet 50, (2501); İbnu Mace, Zuhd 30, (4251)
7270 Hz Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Gunahlarınız semaya ulaşacak kadar cok bile olsa, arkadan tevbe etmişseniz, gunahınız mutlaka affedilir
7271 Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Allah, kulunun tevbesine şu adamın sevinmesinden daha cok sevinir (yani razı olur): Adam yolculuk halindedir Bir susuz colde bindiği devesini kaybetmiştir, onu aramaya koyulur Sonunda aramaları adamı cidden yorup aciz bırakınca (susuzluk ve sıcaktan olduğu yerde olmek uzere, yere yatar), elbisesini başına cekip ortunur İşte kendisi o halde iken, devesini kaybettiği yerde hayvanın ayak seslerini duyar Yuzunden ortuyu kaldırır ve karşısında devesini gorur
7272 Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Gunahtan tevbe eden, bir gunah işlememiş gibidir
7273 İbnu Makıl anlatıyor: Babamla birlikte Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh'ın yanına girdim Bu ziyaret sırasında o: Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın pişmanlık tevbedirdediğini nakletti Babam: Aleyhissalatu vesselam'dan bunu bizzat işittin mi?' diye sordu Abdullah: Evet!dedi
7274 Abdullah İbnu Amr radıyallahu anh arılatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Allah Teala hazretleri, kulun tevbesini, can boğaza gelmedikce kabul eder
peygamberimizin tovbe ile ilgili hadisleri
tevbeyle ilgili hadisler
Gunahınız cok olup goklere kadar ulaşsa, pişman olunca, Allahu Teala Tevbenizi kabul eder (İbni Mace) Herkes gunah işler Gunah işleyenlerin en hayırlısı Tevbe edendir (Hakim) Elinizden geldiği kadar cok istiğfar edin Cunku Allah katında kurtuluşunuza bundan daha iyi vesile olacak ve Allahu tealanın bundan daha cok sevdiği bir şey yoktur (Hakim) Allahu Teala, istiğfara devam edeni, her sıkıntıdan kurtarır, her darlıkta bir genişlik verir ve ummadığı yerden rızıklandırır (Nesai) Allahu Teala buyurdu ki, Kulumun, gunahı goklere kadar yukselse, benden umit kesmeyip, af dilerse affederim(Nesai) Allahu Teala buyurdu ki, Ey kulum, af dilediğin muddetce, gunahlarının cokluğuna bakmadan affederim Gunahların bulutlara kadar yukselse de yine affederim Yer dolusu gunahla gelsen, yer dolusu mağfiretle karşılarım Yeter ki iman edip Tevbe ile gelsin!(Tirmizi) Colde devesini kaybedip sonra bulan kimsenin sevinmesinden cok, Allahu Teala, kulunun Tevbe etmesine sevinir (Buhari) Bir kimse, işlediği gunaha tevbe edince, Allahu Teala meleklerine buyurur ki: Şu kimseye bakın, gunah işledi, gunahın cezasını veren ve affeden bir Rabbi olduğunu hatırlayıp tevbe etti Şahit olun ki onu affettim(Buhari) Allahu teala, gunah işleyip pişman olanı, Tevbe etmeden once affeder (Taberani) Gunah kalbde bir iz bırakır, Tevbe ve istiğfar edilince, o leke kaybolur, kalb cilalanır (Tirmizi)
imagestovbeileilgilihadisler5aee461037039
Tovbe İle İlgili Hadisler
926 Haris İbnu Suveyd anlatıyor: Abdullah İbnu Mes'ud (radıyallahu anh) bize iki hadis rivayet etti Bunlardan biri Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam)' dendi, diğeri de kendisinden Dedi ki: Mu'min gunahını şoyle gorur: O, sanki uzerine her an duşme tehlikesi olan bir dağın dibinde oturmaktadır Dağ duşer mi diye korkar durur Facir ise, gunahı burnunun uzerinden gecen bir sinek gibi gorurİbnu Mes'ud bunu soyledikten sonra eliyle, Şoylediyerek, burnundan sinek kovalar gibi yapmıştır
Sonra dedi ki: Ben Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın şoyle soylediğini duydum: Allah, mu'min kulunun tevbesinden, tıpkı şu kimse gibi sevinir: Bir adam hic bitki bulunmayan, ıssız, tehlikeli bir colde, beraberinde yiyeceğini ve iceceğini uzerine yuklemiş olduğu bineği ile birlikte seyahat etmektedir Bir ara (yorgunluktan) başını yere koyup uyur Uyandığı zaman gorur ki, hayvanı başını alıp gitmiştir Her tarafta arar ve fakat bulamaz Sonunda ac, susuz, yorgun ve bitap duşup: Hayvanımın kaybolduğu yere donup orada olunceye kadar uyuyayımder Gelip olum uykusuna yatmak uzere kolunun uzerine başını koyup uzanır Derken bir ara uyanır Bir de ne gorsun! Başı ucunda hayvanı durmaktadır, uzerinde de yiyecek ve icecekleri İşte Allah'ın, mu'min kulunun tevbesinden duyduğu sevinc, kaybolan bineğine azığıyla birlikte kavuşan bu adamın sevincinden fazladır
Muslim'in bir rivayetinde şu ziyade var: (Sonra adam sevincinin şiddetinden şaşırarak şoyle dedi: Ey Allah'ım, sen benim kulumsun, ben de senin Rabbinim
Buhari, Da'avat 4; Muslim 3, (2744); Tirmizi, Kıyamet 50, (2499, 2500)
927 Zirru'bnu Hubeyş anlatıyor: Saffan İbnu Assal elMuradi (radıyallahu anh) bize, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'ın şoyle soylediğ'ini rivayet etti:
Mağrib cihetinde bir kapı vardır Bu kapının genişliği veya bunun genişliği binekli bir kimsenin yuruyuşuyle kırk veya yetmiş senedir Allah o kapıyı arz ve semaları yarattığı gun yarattı İşte bu kapı, guneş batıdan doğuncaya kadar tevbe icin acıktır
Tirmizi, Da'avat 102, (3529)
928 Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Kim guneş batıdan doğmazdan evvel tevbe ederse, Allah tevbesini kabul eder
Muslim, Zikr 43, (2703)
929 İbnu Omer (radıyallahu anhuma) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Son nefesini vermedikce Allah, kulun tevbesini kabul eder
Tirmizi, Da'avat 103, (3531); İbnu Mace, Zuhd 30, (4253)
930 Ebu Musa (radıyallahu anh) anlatıyor: Hz Peygamber (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Aziz ve Celil olan Allah, gunduz gunah işleyenlerin tevbesini kabul etmek icin geceleyin elini acar
Gece gunah işleyenlerin tevbesini kabul etmek icin de gunduz elini acar, bu hal, guneş batıdan doğuncaya kadar devam edecektir Burada el, Allah'ın ihsan ve fazlından kinayedir
Muslim, Tevbe 32, (2760)
931 Ebu Said (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: Sizden once yaşayanlar arasında doksan dokuz kişiyi olduren bir adam vardı Bir ara yeryuzunun en bilgin kişisini sordu Kendisine bir rahib tarif edildi Ona kadar gidip, doksan dokuz kişi oldurduğunu, kendisi icin bir tevbe imkanının olup olmadığını sordu Rahib: Hayır yoktur!dedi Herif onu da oldurup cinayetini yuze tamamladı
Adamcağız, yeryuzunun en bilginini sormaya devam etti Kendisine alim bir kişi tarif edildi Ona gelip, yuz kişi oldurduğunu, kendisi icin bir tevbe imkanı olup olmadığını sordu Alim: Evet, vardır, seninle tevben arasına kim perde olabilir?dedi Ve ilave etti:
Ancak, falan memlekete gitmelisin Zira orada Allah'a ibadet eden kimseler var Sen de onlarla Allah ibadet edeceksin ve bir daha kendi memleketine donmeyeceksin Zira orası kotu bir yer
Adam yola cıktı Giderken yarı yola varır varmaz olum meleği gelip ruhunu kabzetti Rahmet ve azab melekleri onun hakkında ihtilafa duştuler Rahmet melekleri: Bu adam tevbekar olarak geldi Kalben Allah yonelmiştidediler Azab melekleri de: Bu adam hicbir hayır işlemedidediler
Onlar boyle cekişirken insan suretinde bir başka melek, yanlarına geldi onu aralarında hakem yaptılar Hakem onlara: Onun cıktığı yerle, gitmekte olduğu yer arasını olcun, hangi tarafa daha yakınsa ona teslim edindedi Olctuler, gorduler ki, gitmeyi arzu ettiği (iyiler diyarına) bir karış daha yakın Onu hemen rahmet melekleri aldılar
Bir rivayette şu ziyade var: Bir miktar yol gidince, olum gelip cattı Adamcağız yonunu salih koye doğru cevirdi Boylece o koy ehlinden sayıldı
Buhari, Enbiya 50; Muslim, Tevbe 46, (2766); İbnu Mace, Diyat 2, (2621)
932 Bir diğer rivayette (aynı hikaye ile ilgili olarak) şoyle denmiştir: Allah Teala beriki koye adamdan uzaklaşmayı, obur koye de yaklaşmayı vahyetti, sonra da: Adamın geldiği ve gitmekte olduğu koylere uzaklıklarını olcup kıyaslayındedi
Buhari, aynı bab
933 HzEnes (radıyallahu anh) anlatıyor: ResUlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: İnsanoğlunun herbiri hatakardır Ancak hatakarların en hayırlısı tevbekar olanlarıdır
Tirmizi, Kıyamet 50, (2501); İbnu Mace, Zuhd 30, (4251)
7270 Hz Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Gunahlarınız semaya ulaşacak kadar cok bile olsa, arkadan tevbe etmişseniz, gunahınız mutlaka affedilir
7271 Ebu Sa'id radıyallahu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Allah, kulunun tevbesine şu adamın sevinmesinden daha cok sevinir (yani razı olur): Adam yolculuk halindedir Bir susuz colde bindiği devesini kaybetmiştir, onu aramaya koyulur Sonunda aramaları adamı cidden yorup aciz bırakınca (susuzluk ve sıcaktan olduğu yerde olmek uzere, yere yatar), elbisesini başına cekip ortunur İşte kendisi o halde iken, devesini kaybettiği yerde hayvanın ayak seslerini duyar Yuzunden ortuyu kaldırır ve karşısında devesini gorur
7272 Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Gunahtan tevbe eden, bir gunah işlememiş gibidir
7273 İbnu Makıl anlatıyor: Babamla birlikte Abdullah İbnu Mes'ud radıyallahu anh'ın yanına girdim Bu ziyaret sırasında o: Resulullah aleyhissalatu vesselam'ın pişmanlık tevbedirdediğini nakletti Babam: Aleyhissalatu vesselam'dan bunu bizzat işittin mi?' diye sordu Abdullah: Evet!dedi
7274 Abdullah İbnu Amr radıyallahu anh arılatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: Allah Teala hazretleri, kulun tevbesini, can boğaza gelmedikce kabul eder