Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Travmatik olayların ortak ozellikleri
Travma sonrasındaki stres tepkileri
Travma, insanın fiziksel ve ruhsal dunyasını sarsıcı duzeyde etkileyen her turlu olay icin kullanılabilecek bir tanımdır Gunluk hayatta da cok sık kullanılmaya başlayan travma kelimesi zaman zaman sadece hissettiğimiz stres duzeyini arttıran olaylar icin kullanılırken kimi zaman da ani olarak gercekleşen ve korku, dehşet, panik, yada kaygıya yol acan, anlam vermekte yada alışmakta zorlandığımız durumlar icin de kullanılmaktadır
Doğal afetler, teror, savaş, kronik yada akut hastalıklar, ekonomik krizler gibi toplumsal travmaların yanı sıra, trafik kazası, tecavuz, taciz, istismar, ani hastalık yada sakatlıklar, işkence, ayrılık, olum, işsizlik gibi kişisel travmalar mevcuttur Kişi icin bir olayın travma ozelliği kazanması icin o olayı kendisinin yaşaması şart değildir Kendisi yaşamasa bile kişinin tanık olduğu sarsıcı bir olay da o kişi icin travmatik olabilir
Stres ise kişinin kaygısal dengesini bozan her turlu olay yada durum olarak nitelendirilebilir ve herkeste travmanın etkisine yada kişinin ozelliklerine gore farklılık gosterebilir Bir kayıp ya da bir ayrılık kimisi icin travmatik bir ozellik taşırken başka bir kişi bu durumdan fazla etkilenmeyebilir
Travma sonrası stres bozukluğu ise tecavuz, trafik kazası, ağır bir hastalık, yangın, savaş gibi herkes icin korkutucu olan ve kişinin fiziksel butunluğunu tehdit eden yada olum tehlikesine sebep olan bir olaydan sonra gelişen bir takım belirtiler olarak tanımlanabilir Bunun gibi olayları yaşayan yada bu olaylara tanıklık eden kişiler aşırı derecede korktuklarını yada caresizlik ve dehşet duygularını hissettiklerini belirtirler
Travma sonrası stres bozukluğunun gorulme sıklığı toplumda topluma, bolgeden bolgeye hatta mevsimden mevsime bile farklılık gosterebilir Bu değişikliklerden dolayı sıklık ve yaygınlık konusunda sağlıklı bir bilgi vermek olanaklı değildir
Travma sonrası stres bozukluğunda travmatik olayların ortak ozellikleri şunlardır;
1acı veren olayın cok ağır oluşu
2stresin, daha onceden kestirilemeyen, beklenmedik nitelikte oluşu
3bireyin, olay karşısında denetim gucunun olmayışı yada caresizlik durumu
4cevre desteklerinin yetersizliği
Travma durumlarında verilen normal tepkiler beş aşamada inlenebilir
1 Korkular ve kaygıların belirgin olduğu aşama
2 Karşılaşılan durumun korkutucu sonucları ve kayıplarıyla başa cıkabilmek icin zihinsel ve duygusal olarak ustun bir caba gosterdiği aşama
3 Hayatta kaldığından dolayı minnettarlık ve mutluluk hissedilen aşama
4 Travmatik durumun gercekleşmesine zemin hazırlayan ya da sebebiyet veren kişi kurum ve durumlara karşı hissedilen ofke ve engellenmişlik aşaması
5 Duygusal ve zihinsel acıdan yaşanılan yapılanma sonucunda algıların daha gercekci bir hal aldığı aşama
Travma sonrasındaki stres tepkileri
Yaşanan olağanustu bir olayın ardından gosterilen tepkilerin hemen “anormal olarak adlandırılması yada ciddi bir psikolojik problemin varolduğu duşuncesinin yayılması doğru değildir Yaşanan olağanustu durumla ilgili olarak kişinin verdiği stres tepkileri belirli bir sure icin son derece normal olarak karşılanmalıdır Oncelikli olarak kişinin yaşadığı bu durumun gercekliğine ve kendisine yaşattığı acı, uzuntu yada kayba alışması gerekmektedir ki bu alışma sureci kişiden kişiye farklılık gosterebilir Hicbir mudahale olmadan bu surecin 6 ila 16 ay arasında tamamen kaybolduğu bir cok araştırmada gozlenmiştir Ancak gerek bu sureyi aşan durumlarda gerekse bu surenin aşılmasına gerek kalmadan, ağır bir travmatik olayı izleyen 34 haftalık surecin ardından, kişinin gunluk hayatını son derece olumsuz yonde etkileyen bir takım şikayetlerin dozajının artması ile travma sonrası stres bozukluğunun oluştuğu şuphesine duşulebilir
Travma sonrası stres bozukluğuna ait DSM IV tanı kriterleri şunlardır;
1 Kişi, gercek bir olum ya da olum tehdidi, ağır bir yaralanma ya da kendisinin ya da başkalarının fizik butunluluğune bir tehdit olayını yaşamış, boyle bir olaya tanık olmuş yada boyle bir olayla karşı karşıya gelmiştir
2 Kişinin tepkileri arasında aşırı korku, caresizlik ya da dehşete duşme vardır
Not: cocuklar bunların yerine dezorganize yada ajite davranışla tepkilerini dışa vurabilirler
Travma sonrası stres bozukluğunda cok sık olarak yaşanan bir durum, olayın ya da sıkıntı veren durumun kişinin elinde olmadan tekrar tekrar hatırlanması, bununla ilgili duşuncelerin ve algıların varolmasıdır
Ayrıca yaşanan travmatik deneyimin sık sık, sıkıntı vererek bir şekilde ruyada gorulmesi de rastlanan bir durumdur Travmatik olayı adeta yeniden oluyormuş gibi hissetmek yada davranmak, ozellikle o ana flashbackler yoluyla geri donmek tekrar tekrar yeniden yaşama durumu hastalar tarafından sıklıkla bildirilen belirtiler icinde yer almaktadır
Bunlara yanı sıra yada bunlara ek olarak, yaşanmış travmaya eşlik etmiş olan duşunceler duygular yada konuşmalardan kacınma eğilimi, travmayla ilgili hatıraları canlandıran etkinlikler, mekanlar yada insanlardan kacınma ve uzak durma cabaları, travmanın onemli bir bolumunu hatırlayamama, insanlardan uzaklaşma ya da insanlara yabancılaşma hissi ve bir geleceği kalmadığı duşuncesini taşıma travma sonrası stres bozukluğu olan kişilerde sıklıkla gozlemlenen şikayetlerdir
Tedavi
Travma yaşayan bir kişiye yonelik en doğru yaklaşım, destekleyici, olayı tartışmayı teşvik edici ve sıkıntı ile başa cıkma konusunda uzmanlarca yapılacak eğitici girişimlerdir
Her şeyden once hastanın guven duymasını sağlayan iyi bir ilişki kurulur ve hastanın duygu ve duşunceleri sabırla dinlenir Hastanın ağır bunaltısı yatıştırılır, uyku duzeni sağlanır
Hastada organik bir sorun yoksa en kısa surede işine yada gorevine donmesi icin gerekli destekleyici bir tutum sergilenir Her zaman icin hastaları rahatlatacak ve gevşetecek, korku ve endişelerini azaltacak psikoterapotik bir yaklaşım kullanılır Ustune giderek alıştırma yontemi olarak acılanabilecek “exposure ve duyarsızlaştırma, kullanılabilecek tekniklerdir Bunlara ek olarak bilişsel davranışcı yaklaşımın travma sonrası stres bozukluğunda kullanılabilecek farklı teknikleri de mevcuttur
Ayrıca, ozellikle son yıllarda giderek yaygınlaşan EMDR (goz hareketleri duyarsızlaştırma metodu) da travma sonrası stres bozukluğunun tedavisinde sıklıkla kullanılmakta ve son derece başarılı sonuclar elde edilmektedir
Travma sonrası stres bozukluğu belirtileri yaşan kişilerin mumkun olduğunca cabuk bir şeklide bir psikoloğa başvurmaları, yaşadıkları durumla ilgili sağlıklı bilgi almaları ve psikoterapi almaları gerekmektedir
Travmatik olayların ortak ozellikleri
Travma sonrasındaki stres tepkileri
Travma, insanın fiziksel ve ruhsal dunyasını sarsıcı duzeyde etkileyen her turlu olay icin kullanılabilecek bir tanımdır Gunluk hayatta da cok sık kullanılmaya başlayan travma kelimesi zaman zaman sadece hissettiğimiz stres duzeyini arttıran olaylar icin kullanılırken kimi zaman da ani olarak gercekleşen ve korku, dehşet, panik, yada kaygıya yol acan, anlam vermekte yada alışmakta zorlandığımız durumlar icin de kullanılmaktadır
Doğal afetler, teror, savaş, kronik yada akut hastalıklar, ekonomik krizler gibi toplumsal travmaların yanı sıra, trafik kazası, tecavuz, taciz, istismar, ani hastalık yada sakatlıklar, işkence, ayrılık, olum, işsizlik gibi kişisel travmalar mevcuttur Kişi icin bir olayın travma ozelliği kazanması icin o olayı kendisinin yaşaması şart değildir Kendisi yaşamasa bile kişinin tanık olduğu sarsıcı bir olay da o kişi icin travmatik olabilir
Stres ise kişinin kaygısal dengesini bozan her turlu olay yada durum olarak nitelendirilebilir ve herkeste travmanın etkisine yada kişinin ozelliklerine gore farklılık gosterebilir Bir kayıp ya da bir ayrılık kimisi icin travmatik bir ozellik taşırken başka bir kişi bu durumdan fazla etkilenmeyebilir
Travma sonrası stres bozukluğu ise tecavuz, trafik kazası, ağır bir hastalık, yangın, savaş gibi herkes icin korkutucu olan ve kişinin fiziksel butunluğunu tehdit eden yada olum tehlikesine sebep olan bir olaydan sonra gelişen bir takım belirtiler olarak tanımlanabilir Bunun gibi olayları yaşayan yada bu olaylara tanıklık eden kişiler aşırı derecede korktuklarını yada caresizlik ve dehşet duygularını hissettiklerini belirtirler
Travma sonrası stres bozukluğunun gorulme sıklığı toplumda topluma, bolgeden bolgeye hatta mevsimden mevsime bile farklılık gosterebilir Bu değişikliklerden dolayı sıklık ve yaygınlık konusunda sağlıklı bir bilgi vermek olanaklı değildir
Travma sonrası stres bozukluğunda travmatik olayların ortak ozellikleri şunlardır;
1acı veren olayın cok ağır oluşu
2stresin, daha onceden kestirilemeyen, beklenmedik nitelikte oluşu
3bireyin, olay karşısında denetim gucunun olmayışı yada caresizlik durumu
4cevre desteklerinin yetersizliği
Travma durumlarında verilen normal tepkiler beş aşamada inlenebilir
1 Korkular ve kaygıların belirgin olduğu aşama
2 Karşılaşılan durumun korkutucu sonucları ve kayıplarıyla başa cıkabilmek icin zihinsel ve duygusal olarak ustun bir caba gosterdiği aşama
3 Hayatta kaldığından dolayı minnettarlık ve mutluluk hissedilen aşama
4 Travmatik durumun gercekleşmesine zemin hazırlayan ya da sebebiyet veren kişi kurum ve durumlara karşı hissedilen ofke ve engellenmişlik aşaması
5 Duygusal ve zihinsel acıdan yaşanılan yapılanma sonucunda algıların daha gercekci bir hal aldığı aşama
Travma sonrasındaki stres tepkileri
Yaşanan olağanustu bir olayın ardından gosterilen tepkilerin hemen “anormal olarak adlandırılması yada ciddi bir psikolojik problemin varolduğu duşuncesinin yayılması doğru değildir Yaşanan olağanustu durumla ilgili olarak kişinin verdiği stres tepkileri belirli bir sure icin son derece normal olarak karşılanmalıdır Oncelikli olarak kişinin yaşadığı bu durumun gercekliğine ve kendisine yaşattığı acı, uzuntu yada kayba alışması gerekmektedir ki bu alışma sureci kişiden kişiye farklılık gosterebilir Hicbir mudahale olmadan bu surecin 6 ila 16 ay arasında tamamen kaybolduğu bir cok araştırmada gozlenmiştir Ancak gerek bu sureyi aşan durumlarda gerekse bu surenin aşılmasına gerek kalmadan, ağır bir travmatik olayı izleyen 34 haftalık surecin ardından, kişinin gunluk hayatını son derece olumsuz yonde etkileyen bir takım şikayetlerin dozajının artması ile travma sonrası stres bozukluğunun oluştuğu şuphesine duşulebilir
Travma sonrası stres bozukluğuna ait DSM IV tanı kriterleri şunlardır;
1 Kişi, gercek bir olum ya da olum tehdidi, ağır bir yaralanma ya da kendisinin ya da başkalarının fizik butunluluğune bir tehdit olayını yaşamış, boyle bir olaya tanık olmuş yada boyle bir olayla karşı karşıya gelmiştir
2 Kişinin tepkileri arasında aşırı korku, caresizlik ya da dehşete duşme vardır
Not: cocuklar bunların yerine dezorganize yada ajite davranışla tepkilerini dışa vurabilirler
Travma sonrası stres bozukluğunda cok sık olarak yaşanan bir durum, olayın ya da sıkıntı veren durumun kişinin elinde olmadan tekrar tekrar hatırlanması, bununla ilgili duşuncelerin ve algıların varolmasıdır
Ayrıca yaşanan travmatik deneyimin sık sık, sıkıntı vererek bir şekilde ruyada gorulmesi de rastlanan bir durumdur Travmatik olayı adeta yeniden oluyormuş gibi hissetmek yada davranmak, ozellikle o ana flashbackler yoluyla geri donmek tekrar tekrar yeniden yaşama durumu hastalar tarafından sıklıkla bildirilen belirtiler icinde yer almaktadır
Bunlara yanı sıra yada bunlara ek olarak, yaşanmış travmaya eşlik etmiş olan duşunceler duygular yada konuşmalardan kacınma eğilimi, travmayla ilgili hatıraları canlandıran etkinlikler, mekanlar yada insanlardan kacınma ve uzak durma cabaları, travmanın onemli bir bolumunu hatırlayamama, insanlardan uzaklaşma ya da insanlara yabancılaşma hissi ve bir geleceği kalmadığı duşuncesini taşıma travma sonrası stres bozukluğu olan kişilerde sıklıkla gozlemlenen şikayetlerdir
Tedavi
Travma yaşayan bir kişiye yonelik en doğru yaklaşım, destekleyici, olayı tartışmayı teşvik edici ve sıkıntı ile başa cıkma konusunda uzmanlarca yapılacak eğitici girişimlerdir
Her şeyden once hastanın guven duymasını sağlayan iyi bir ilişki kurulur ve hastanın duygu ve duşunceleri sabırla dinlenir Hastanın ağır bunaltısı yatıştırılır, uyku duzeni sağlanır
Hastada organik bir sorun yoksa en kısa surede işine yada gorevine donmesi icin gerekli destekleyici bir tutum sergilenir Her zaman icin hastaları rahatlatacak ve gevşetecek, korku ve endişelerini azaltacak psikoterapotik bir yaklaşım kullanılır Ustune giderek alıştırma yontemi olarak acılanabilecek “exposure ve duyarsızlaştırma, kullanılabilecek tekniklerdir Bunlara ek olarak bilişsel davranışcı yaklaşımın travma sonrası stres bozukluğunda kullanılabilecek farklı teknikleri de mevcuttur
Ayrıca, ozellikle son yıllarda giderek yaygınlaşan EMDR (goz hareketleri duyarsızlaştırma metodu) da travma sonrası stres bozukluğunun tedavisinde sıklıkla kullanılmakta ve son derece başarılı sonuclar elde edilmektedir
Travma sonrası stres bozukluğu belirtileri yaşan kişilerin mumkun olduğunca cabuk bir şeklide bir psikoloğa başvurmaları, yaşadıkları durumla ilgili sağlıklı bilgi almaları ve psikoterapi almaları gerekmektedir