iltasyazilim
FD Üye
Ticaretle uğraşan bir insanın müşterisinin güvenini kazanmak için dinî tavırlar takınması doğru değildir ve mekruhtur Ancak bu durum çok ince bir çizgidir ve dikkat edilmelidir ,
Soru: Bir tüccarın elinde doksan dokuzlu tesbihiyle müşterinin dikkatini çekip, kendine emniyet sağlaması doğru mudur? Birtakım dinî işaretleri mânâlı şekilde dükkânının belli yerlerine asarak dindarlığını ilân etmesi mahzurlu değil mi?
Dindarlık bizim bölünmez parçamız, ayrılmaz vasfımızdır Bizler hayatın bütün safhalarında dindarlığımızı devam ettirmeliyiz Nasıl ruhumuzdan ayrılmamız bir an için de olsa mümkün olmazsa, dindarlığımızdan ayrılmamız da bir an için de olsa mümkün değildir, câiz olmaz Ancak, bizim dindarlığımız Allah’a karşıdır Rabbimizin bilmesi içindir Kuların takdir ve beğenmesi için değil Bu bakımdan, Allah için yaşanacak dindarlığı müşteri celbi için göstermek, birtakım dünyevî menfaatların teminine basamak yapmak doğru değildir Câiz olmaz Büyük fıkıh âlimlerinden Serahsî bu mevzuda şöyle demektedir:
Ticaretle uğraşan kimsenin kendisinin dindar biri olduğunu ima etmek için müşteriye karşı tesbihini çıkarıp, salâvatlar okuması, Allah’dan korkan insan olduğunu işaret edip, müşteriyi celbetmesi mekruhtur Çünkü bu gibi dinî tavırlardan maksadı Allah rızası kazanmak değildir Belki müşteriyi kazanıp, parasını almaktır Bu ise câiz olmaz Bu mânâya gelmeyen, İslâm’ı hatırlamayı esas alan tutum ve tavırlar ise mekruh olmaz Ancak, biribirine çok yakın olan bu çizgiyi iyi ayırmak lâzımdır ki, sûizanna sebebiyet verilmesin, iyi bir hareket kötü bir istismar sanılmasın
Alıntıdır
Soru: Bir tüccarın elinde doksan dokuzlu tesbihiyle müşterinin dikkatini çekip, kendine emniyet sağlaması doğru mudur? Birtakım dinî işaretleri mânâlı şekilde dükkânının belli yerlerine asarak dindarlığını ilân etmesi mahzurlu değil mi?
Dindarlık bizim bölünmez parçamız, ayrılmaz vasfımızdır Bizler hayatın bütün safhalarında dindarlığımızı devam ettirmeliyiz Nasıl ruhumuzdan ayrılmamız bir an için de olsa mümkün olmazsa, dindarlığımızdan ayrılmamız da bir an için de olsa mümkün değildir, câiz olmaz Ancak, bizim dindarlığımız Allah’a karşıdır Rabbimizin bilmesi içindir Kuların takdir ve beğenmesi için değil Bu bakımdan, Allah için yaşanacak dindarlığı müşteri celbi için göstermek, birtakım dünyevî menfaatların teminine basamak yapmak doğru değildir Câiz olmaz Büyük fıkıh âlimlerinden Serahsî bu mevzuda şöyle demektedir:
Ticaretle uğraşan kimsenin kendisinin dindar biri olduğunu ima etmek için müşteriye karşı tesbihini çıkarıp, salâvatlar okuması, Allah’dan korkan insan olduğunu işaret edip, müşteriyi celbetmesi mekruhtur Çünkü bu gibi dinî tavırlardan maksadı Allah rızası kazanmak değildir Belki müşteriyi kazanıp, parasını almaktır Bu ise câiz olmaz Bu mânâya gelmeyen, İslâm’ı hatırlamayı esas alan tutum ve tavırlar ise mekruh olmaz Ancak, biribirine çok yakın olan bu çizgiyi iyi ayırmak lâzımdır ki, sûizanna sebebiyet verilmesin, iyi bir hareket kötü bir istismar sanılmasın
Alıntıdır
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.