iltasyazilim
FD Üye
Bir diğer adı antropofaji ve kanibalizm olan yamyamlık, insanın kendi türünden olan varlığın yani insanın etini yemesi ve buna olan alışkanlığıdır Yamam kelimesi Orta Afrika’da yaşamış olan bir kabilenin adından gelmektedir Diğer dillerde ise çoğunlukla Caniba olarak geçen ve yamyam anlamına gelen kelimenin kökeni ise Kristof Kolomb’un 1492 yılında Amerika’ya ayak bastığı zaman yerli halkı görüp onları bu şekilde tanımlamasından gelir
Yamyamlık olarak tanımlanan olayların nedenleri ise açlık ve kıtlık, kültüre ve sosyal nedenler ile birlikte delilik veya sosyal sapıklıktır Ünlü antropologlar yamyamlığın açlığın giderilmesine veya karın doyurmaya yönelik olmadığını söylüyorlar Yamyamlı gerçekte tinsel ve büyüsel nedenlerden kaynaklanmaktadır Bu noktada ise yamyamlık İçe Dönük Yamyamlık ( Endocannibalism) ve Dışa Dönük Yamyamlık (Exocannibalism) olmak üzere ikiye ayrılmaktadır Her iki türlü yamyamlığın geçmişi de 200250 bin yıl öncesine dayanmaktadır
İçe Dönük Yamyamlık ( Endocannibalism) : Bu yamyamlıkta sadece akrabaların ve aynı kabileye ait olan ölülerin organları yeniyor Mesela Güneydoğu Avustralya’da yaşayan Dieri kabilesi ölü akrabalarının yüz, kol, bacak ve karınlarını yağlı kısımlarını yiyorlar Kişinin yağını yemenin amacı yağı yenen kişide bulunan bilgeliğin yiyen kişiye geçmesidir Bu şekilde ölünün özellikleri yine kabilede kalıyor Güney Amerika’da ise bazı kabilelerde kişinin özelliklerinin kemiklerde saklı olduğu düşünülüyor ve bu nedenle ölülerinin kemiklerini toz haline getirip bu tozları içkilerine karıştırıyorlar Kısacası içe dönük yamyamlık ölü olan kişi ile devamlılığı sağlamaktır
Dışa Dönük Yamyamlık (Exocannibalism) : Bu yamyamlık türünde ise akraba ve yakınlar değil düşmanlar yeniyor Öldüren kişilerin katillerinden ileride intikam almaması için bu adet bazı Güney Amerika yerlilerinde görülmektedir Diğerinde olduğu gibi bunda da bedenin bazı kısımları yenmektedir
Yamyamlık insanlık tarihi kadar eskidir ve hemen hemen bütün kıtalarda yamyamlığa rastlanmıştır Çoğu eski yamyam öyküleri yanlıştır ve fazla abartılmıştır ancak Batı ve Orta Afrika’nın bazı bölgelerinde,Melanezya’da (özellikle Fiji), Yeni Gine’de, Avustralya’da, Yeni Zelanda Maorilerinde, Polinezya’daki bazı adalarda, Sumatra kabilelerinde ve Kuzey ve Güney Amerika’da yer alan kabilelerde yakın çağa kadar yamyamlığın süregeldiği bilinmektedir
Yamyamlık olarak tanımlanan olayların nedenleri ise açlık ve kıtlık, kültüre ve sosyal nedenler ile birlikte delilik veya sosyal sapıklıktır Ünlü antropologlar yamyamlığın açlığın giderilmesine veya karın doyurmaya yönelik olmadığını söylüyorlar Yamyamlı gerçekte tinsel ve büyüsel nedenlerden kaynaklanmaktadır Bu noktada ise yamyamlık İçe Dönük Yamyamlık ( Endocannibalism) ve Dışa Dönük Yamyamlık (Exocannibalism) olmak üzere ikiye ayrılmaktadır Her iki türlü yamyamlığın geçmişi de 200250 bin yıl öncesine dayanmaktadır
İçe Dönük Yamyamlık ( Endocannibalism) : Bu yamyamlıkta sadece akrabaların ve aynı kabileye ait olan ölülerin organları yeniyor Mesela Güneydoğu Avustralya’da yaşayan Dieri kabilesi ölü akrabalarının yüz, kol, bacak ve karınlarını yağlı kısımlarını yiyorlar Kişinin yağını yemenin amacı yağı yenen kişide bulunan bilgeliğin yiyen kişiye geçmesidir Bu şekilde ölünün özellikleri yine kabilede kalıyor Güney Amerika’da ise bazı kabilelerde kişinin özelliklerinin kemiklerde saklı olduğu düşünülüyor ve bu nedenle ölülerinin kemiklerini toz haline getirip bu tozları içkilerine karıştırıyorlar Kısacası içe dönük yamyamlık ölü olan kişi ile devamlılığı sağlamaktır
Dışa Dönük Yamyamlık (Exocannibalism) : Bu yamyamlık türünde ise akraba ve yakınlar değil düşmanlar yeniyor Öldüren kişilerin katillerinden ileride intikam almaması için bu adet bazı Güney Amerika yerlilerinde görülmektedir Diğerinde olduğu gibi bunda da bedenin bazı kısımları yenmektedir
Yamyamlık insanlık tarihi kadar eskidir ve hemen hemen bütün kıtalarda yamyamlığa rastlanmıştır Çoğu eski yamyam öyküleri yanlıştır ve fazla abartılmıştır ancak Batı ve Orta Afrika’nın bazı bölgelerinde,Melanezya’da (özellikle Fiji), Yeni Gine’de, Avustralya’da, Yeni Zelanda Maorilerinde, Polinezya’daki bazı adalarda, Sumatra kabilelerinde ve Kuzey ve Güney Amerika’da yer alan kabilelerde yakın çağa kadar yamyamlığın süregeldiği bilinmektedir