iltasyazilim
FD Üye
Tevbe günahı temizler, kulu Hakk‘a yaklaştırır Kalplerde açılan yaraları tedavi eder Katılaşan kalbi yumuşatır Akmayan göz yaşlarını pınarlardan akıtır Eğer tevbe hakiki olursa, gözyaşı peşinden gelir Yoksa bağıra çağıra, tekrar tekrar yapılan tevbe dil tevbesidir Allah lâf değil, hâl istiyor
Tevbe, kelime olarak “bir şeyden geri dönmek“ manasındadır Bu manada günahtan pişmanlıkla dönüp, Allah Tealâ‘ya yönelmek tevbedir Yani, “günahtan pişman olarak bir daha işlememeye karar ver Günah yüzünden Hakk Tealâ ile arana giren perdeleri idrak et“ demektir
Her bir günah, pencerelere asılan perde gibidir Bir günah bir kat perdedir Bir daha işlenirse iki kat perde olur, kat kat olur Tuğla ile örülen duvar gibi, çelik kap*lanmış gibi olur Şu halde tevbe geciktikçe, kul Allah‘tan uzaklaşır ve nasihat tesir etmez olur Allah‘ın emrine hoşluk, muhabbet ve tatlılıkla bakmaz Gözünde mane*vi şaşılık olur, idrak kalınlaşır, anlayış gider
Beyaz elbise hiç yıkanmadan sürekli giyilse, bir gün deriden beter olur ki kokudan yanına varılmaz İnsanın kalbi bu elbiseden daha nazik ve narindir Nuru ilâhi ile donanmaya layıktır Ama devamlı işlenen günahlarla inceliğini yitirir, kasveti kalınlaşır, ahlâkı sertleşir, yumu*şaklık yerine anlayışsızlık meydana gelir, mümin kar*deşlerine karşı merhamet yerine gaddarlık başlar Günahla katılaşmış tevbesiz kalbin durumu, atın ayağının nallanmasına benzer Atın ayağı da vücudun parçası*dır Fakat yaradılışı gereği öyle kalındır ki, nalın çivisi üçbeş santim içine çakılır da at bunu hissetmez
Bizim kalbimiz at ayağı gibi olmamalı kardeşlerim Manevi tırnakları katır tırnağı gibi kalınlaştırmamak la*zım Aksi halde nasihat çivi gibi çakılsa bile hissetmez*sin Merhamet edemezsin, çoluk çocuğuna şefkatle bakamazsın O sertlikle sılai rahmi bile keser, anâbabaya asi olur, Berat ve Kadir gecelerinde milyonlarca kişi affolurken, sen hiçbir şey elde edemezsin Yani Kadir Gecesi‘nin nuru bile kalbini delmez Sonuçta, her bir gü*nah başka bir günaha götürür Her bir isyan diğer bir is*yanı çeker Ve idraksiz, anlayışsız, görünüşte insan, gerçekte hayvan suretine girersin
Tevbe ile aynı manada kullanılan istiğfar, kişinin günahları için Allah‘tan bağışlanma dilemesidir İnsan, imanının olgunlaşması, ahiretinin selameti, kulluğunun tatlanması için tevbe ile yükümlüdür ki, tevbe bütün Ümmeti Muhammed‘e farzı ayındır Ayrıca yapılmamasında çok büyük faydalar ve müjdeler, yapılmamasında da çetin azaplar ve cezalar vardır Kâfir küfründen, mü‘min gafletinden, asî ve günahkâr da günahından tevbe ile arınır
Unutmamak lazımdır ki, günah ve kabahat kemalât bakımından imana noksanlık getirir İmanın hakikatini bozmaz ama faziletini, kemal makamındaki derecesini aşağıya düşürür Günahta ısrar etmek kalbin kasvetinin, anlayışsızlığının artmasına; en sonunda da tevbe kapısının kapanmasına sebep olur
Allahu Tealâ hepimizi layıkıyla tevbe edenlerden eylesin
MEHMET ILDIRAR
Tevbe, kelime olarak “bir şeyden geri dönmek“ manasındadır Bu manada günahtan pişmanlıkla dönüp, Allah Tealâ‘ya yönelmek tevbedir Yani, “günahtan pişman olarak bir daha işlememeye karar ver Günah yüzünden Hakk Tealâ ile arana giren perdeleri idrak et“ demektir
Her bir günah, pencerelere asılan perde gibidir Bir günah bir kat perdedir Bir daha işlenirse iki kat perde olur, kat kat olur Tuğla ile örülen duvar gibi, çelik kap*lanmış gibi olur Şu halde tevbe geciktikçe, kul Allah‘tan uzaklaşır ve nasihat tesir etmez olur Allah‘ın emrine hoşluk, muhabbet ve tatlılıkla bakmaz Gözünde mane*vi şaşılık olur, idrak kalınlaşır, anlayış gider
Beyaz elbise hiç yıkanmadan sürekli giyilse, bir gün deriden beter olur ki kokudan yanına varılmaz İnsanın kalbi bu elbiseden daha nazik ve narindir Nuru ilâhi ile donanmaya layıktır Ama devamlı işlenen günahlarla inceliğini yitirir, kasveti kalınlaşır, ahlâkı sertleşir, yumu*şaklık yerine anlayışsızlık meydana gelir, mümin kar*deşlerine karşı merhamet yerine gaddarlık başlar Günahla katılaşmış tevbesiz kalbin durumu, atın ayağının nallanmasına benzer Atın ayağı da vücudun parçası*dır Fakat yaradılışı gereği öyle kalındır ki, nalın çivisi üçbeş santim içine çakılır da at bunu hissetmez
Bizim kalbimiz at ayağı gibi olmamalı kardeşlerim Manevi tırnakları katır tırnağı gibi kalınlaştırmamak la*zım Aksi halde nasihat çivi gibi çakılsa bile hissetmez*sin Merhamet edemezsin, çoluk çocuğuna şefkatle bakamazsın O sertlikle sılai rahmi bile keser, anâbabaya asi olur, Berat ve Kadir gecelerinde milyonlarca kişi affolurken, sen hiçbir şey elde edemezsin Yani Kadir Gecesi‘nin nuru bile kalbini delmez Sonuçta, her bir gü*nah başka bir günaha götürür Her bir isyan diğer bir is*yanı çeker Ve idraksiz, anlayışsız, görünüşte insan, gerçekte hayvan suretine girersin
Tevbe ile aynı manada kullanılan istiğfar, kişinin günahları için Allah‘tan bağışlanma dilemesidir İnsan, imanının olgunlaşması, ahiretinin selameti, kulluğunun tatlanması için tevbe ile yükümlüdür ki, tevbe bütün Ümmeti Muhammed‘e farzı ayındır Ayrıca yapılmamasında çok büyük faydalar ve müjdeler, yapılmamasında da çetin azaplar ve cezalar vardır Kâfir küfründen, mü‘min gafletinden, asî ve günahkâr da günahından tevbe ile arınır
Unutmamak lazımdır ki, günah ve kabahat kemalât bakımından imana noksanlık getirir İmanın hakikatini bozmaz ama faziletini, kemal makamındaki derecesini aşağıya düşürür Günahta ısrar etmek kalbin kasvetinin, anlayışsızlığının artmasına; en sonunda da tevbe kapısının kapanmasına sebep olur
Allahu Tealâ hepimizi layıkıyla tevbe edenlerden eylesin
MEHMET ILDIRAR
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.