Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Yumurtalıkların uyarılması

Yumurtalıkların uyarılması
0
130

ahmet0135

FD Üye
Katılım
Nis 13, 2018
Mesajlar
3,753
Etkileşim
89
Puan
48
F-D Coin
0
Yumurtalıkların uyarılması Yumurtalıkların uyarılması Tedavinin ilk aşaması yeterli sayıda döllenme yeteneğine sahip yumurta hücresi elde edebilmektir Bu amaçla yumurtalıklar çeşitli ilaçlar ile uyarılırlar Bu işleme kontrollü ovarian hiperstimülasyon adı verilir Birincil başarılı IVF gebeliği herhangi bir uyarının verilmediği doğal bir adet döneminde elde edilmiş olsa da, pat diye artı sayıda embryo transfer edilmesi başarı olasılığını arttırmaktadır, daha artı sayıda embryo elde edebilmenin tek yolu daa daha fazla sayıda yumurta hücresi elde etmektir Günümüzde dünyadaki hemen hemen tüm üreme sağlığı merkezlerinde KOH uygulanmaktadır Yumurta hücreleri yumurtalıklar içinde follikül adı bahşedilen kesecikler kadar çevrelenmiş halde bulunurlar Her adet döneminde birkaç follikül beyinden salgılanan FSH hormonunun etkisi ile büyümeye başlar ve bunlardan sadece 1 her birine başat hale gelerek büyümesini devam ettirirken diğerleri küçülür ve canlılığını yitirir Follikül büyürken içindeki yumurta hücresi de olgunlaşmaya başlarBaskın follikül yeterli büyüklüğe ulaştığında vücutta birtakım hormonal değişiklikler olur LH adı bahşedilen hormon ani bir yükselme ve takiben düşüş gösterir Bu değişim follikülün çatlamasına niçin olur ve içindeki yumurta hücresi karın boşluğuna atılır Atılan bu yumurta tüpler göre yakalanır ve döllenme burada gerçekleşir KOH'un amacı normalde 1 olan baskın follikül sayısını arttırmak ve daha fazla sayıda olgun yumurta hücresi elde etmektir Kontrollü Ovarian hiperstimülasyon değişik ajanlarla ve değişik yöntemlerle uygulanabilir Yumurtalıkları ihtar etmek amacıyla bir takım hormonlar kullanılır Bunlardan tüm dünyada en sık kullanılan klomifen sitrat (cc) olmasına rağmen tüp bebekmikroenjeksiyon uygulamalarında tercih edilen casus değildir Bunun nedeni uyarılan follikül sayısının çoğunlukla yetersiz olması ve folliküllerin denetleme dışı çatlama oranlarının %30'lara değin çıkmasıdır CC genelde aşılama tedavilerinde kullanılan bir ajandır Tüp bebekmikroenjeksiyon uygulamalarında tercih edilen hormonlar Human Menopausal Gonadotrophin (hMG) ve Follikül stimüle edici (uyarıcı) hormon yani FSH'dır FSH vücutta beyin kadar salgılanır hMG manopozdaki kadınların idrarlarından elde edilen ve eşdeğer miktarda FSH ve LH hormonları içeren bir maddedir tek başına FSH ise ya bu idrarların ayrıştırılması ile veya yeni bir teknoloji olan rekombinant teknoji ile yapay olarak üretilir hMG ya da FSH kimsesiz verildiğinde kişinin kendi vücudundan salgılanan hormonlar nedeni ile folliküller kontrolsüz ve vakitsiz olarak çatlayabilir Bu durumda çare yarım kalır Bu duruma erken luteinizasyon adı verilir Tüp bebek uygulamalarının birincil başladığı yıllarda tedavlerin yaklaşık %17'si böylece iptal edilmekteydi Bu riski en aza indirmek için yumurtalıkları uyarmadan önce kadının kendi hormonlarını baskılamak gerekir Bu amaçla GnRH analogları (GnRHa) adı verilen bazı ajanlar kullanılır GnRHa ilk önce yumurtalıklarda aşırı bir uyarıya niçin olur fakat sonradan dinç bir baskılanma yaratır Ilk ilk kez ortaya çıkan uyarılmaya flareup etki adı verilir Bu sayede durum tamamen denetleme altına alınır Baskılama öbür protokollere tarafından yapılabilir Kısa Protokol: GnRHa uygulamasına adet kanamasının ilk günü başlanıp çare ardına kadar (çatlatma iğnesinin yapıldığı gün) devam edilir Adet kanamasının 3 gününden başlayarak tedaviye hMG ya da FSH eklenir Ultrakısa Protokol: Adet kanamasının birincil günü GnRHa başlanır ve 3 gün verildikten sonra kesilir Tedaviye hMGya da FSH ile devam edilir Kasıt sadece flareup etkiden yararlanmaktır Uzun Protokol: Bütün dünya'da en çok tercih edilen KOH protokolüdür GnRHa uygulamasına bir önceki adet döneminin 21 günü başlanır Peşine Düşüp Takip eden adet kanamasının 3 gününde baskılanmanın olup olmadığı yapılacak olan kan testi ile anlaşılır Kan östrojen düzeyi azalmış ise baskılanma sağlanmış demektir Bu durumda hMG ya da FSH ile uyarı tedavisine başlanılır oysa GnRHa uygulaması sona erdirilmez Çatlatma iğnesi yapılana değin GnRH ve hMG veya FSH bir arada kullanılır Kullanılacak olan ilaç miktarı hastanın yaşına ve yumurtalıkların vereceği cevaba kadar büyük istikrarsızlık gösterir Genç hastalarda günde 3 ampul genelde yeterli olmaktayken ileri yaşlı ya da yumurtalıklarının durumu iyi olmayan hastalarda günde 6 veya 8 ampul zorunlu olabilmektedir Bütün protokollerde adet kanamasının 2 ya da 3 gününde temel ultrason incelemesi ve kanda östrojen tayini yapılır ve kullanılacak ilaç dozuna karar verilir Uyarı tedavisi başladıktan daha sonra hasta belirtilen aralıklarla kontrole çağırılılr Bu kontrollerde vajinal ultrasonografi yapılarak çoğalan folliküllerin sayısı ve büyüklüğü yoklama edilir ara sıra yumurtalıkların durumuna göre kanda östrojen incelemesine lüzum duyulabilir id Tedavide gaye mümkün olduğunca artı sayıda 1620 mm çaplı follikül elde etmektir Takipler sırasında kan östrojen düzeyleri teftiş edilerek ilaç dozu ayarlaması yapılabilir Niyet 14 mm'den büyük folikül başına 200 pgmL östrojen düzeyine ulaşmaktır Foliküller yeterli büyüklüğe ulaştığında son olgunlaşmayı karşılamak için 5000 10000 ünite human chorionic gonadotropin (hCG) enjeksiyonu yapılır Tedavinin süresi sıvı olmakla birlikte kendi kliniğimizde sıradan 104 ± 17 gündür Çatlatma iğnesinden 3236 saat daha sonra yumurta birleştirme işlemi yapılır Ultrason takipleri esnasında değerlendirilen bir öteki etken de rahimin içini döşeyen ve endometrium adı bahşedilen tabakanın yapısı ve kalınlığıdır Gebelik oluştuğunda endometriuma yerleşeceğinden bunun yapısı son derece önemlidirHCG gününde endometrium 6 mm ya da daha ince olduğunda hamilelik şansı azalmaktadır Kendi uygulamalarımızda bu nesil hastalardaki klinik hamilelik oranı %118'dir Endometrial kalınlığın 14 mm'den fazla olması da olumsuz etki yaratmakta ve gebelik elde edilse bile düşük olma olasılığı artmaktadır Ovülasyon indüksiyonunun en önemli komplikasyonu zaman zaman yaşamı korkutma edebilecek boyutlara ulaşabilen Ovarian Hiperstimülasyon Sendromudur (OHSS) Burada salgılanan hormonların etkisi ve yumurtalıkların verdiği aşırı cevap nedeni ile karın boşluğu ilk önce almak üzere göğüs boşluğu cilt altı gibi bölgelerde sıvı toplanmaktadır Önemli vakaların hastaneye yatması gerekmektedir Karında toplanan akışkan fazla pozitif olduğunda iğne ile boşaltılmakta ve alınan sıvı birtakım işlemlerden geçirildikten daha sonra hastaya damardan geri verilmektedir Tedavinin süresi değişkendir OHSS riski yüksek olan kadınlarda embryo transferi geciktirilebilir veya iptal edilebilir Ovülasyon indüksiyonunun üstünde en fazla spekülasyon yapılan uzun dönem komplikasyonu ise kansere neden olup olmadığıdır Bu sorunun yanıtı ne yazık oysa demin bilinmemektedir  
 
858,506Konular
983,000Mesajlar
33,105Kullanıcılar
2955SamsunSon üye
Üst Alt