iltasyazilim
FD Üye
Nöromitler, yani beynimizin işlevleri üzerine hatalı bilgiler taşıyan yaygın efsaneler nöropsikoloji uzmanlarını uğraştıran sorunların başında geliyor Bu efsaneler nedeniyle beyinle ilgili bilimsel bilgiyle kurguyu birbirinden ayırmak güçleşiyor, hastalarla iletişimde problemler yaşanıyor OECD ’nin de doksanlı yıllardan bu yandan öncülük ettiği araştırmalarda, nöromitlere olan inancın, halk arasında yaygın olmasının yanı sıra, beyinle ilgili alanlarda çalışanlar ve öğretmenlerde de yaygın olduğu bulundu
Harvard Tıp, Denver ve Houston üniversitelerinin dağıtılmış fakülteleri gibi bambaşka akademik kurumların uzmanlarından oluşan geniş bir ekibin yaptığı nöromitlerle ilgili yeni bir araştırmanın bulguları “Frontiers in Psychologyde yayınlandı Houston Üniversitesi ’ndeki Gelişim Nöropsikolojisi Laboratuvarı ’ndan Kelly Macdonald, bu çalışmanın öncülüğünde kilit rol oynadı Macdonald, bir öğretmenlik eğitimi sınıfında karşılaştığı yaygın beyin efsanelerinin nasıl oluştuklarını ve sürüp gittiklerini merak etti
Bu alıştırma için, Macdonald ve arkadaşları çevrimiçi bir ankete bahşedilen yanıtları ve nüfus istatistiklerine göre bilgileri topladı Anket, katılımcıların geçmişiyle ilgili çeşitli sorularla birlikte, 32 sorudan oluşan bir dizi beyin efsanesine ‘Içten ’ ya da ‘Yanlış ’ yanıtını vermelerini istiyordu İşte söz konusu beyin efsanelerine örnekler:
– Bazılarımızın “sol beyinli, bazılarımızın “sağ beyinli olması öğrenme biçimlerimizdeki farklılıkları açıklamaya asistan olmaktadır (Hatalı: Beynimizin sol ve sağ hemisferleri birlikte çalışır Öğrenmenin, bir yarımkürenin diğerinden daha dominant olmasına dayalı kayda değer farklılıklar gösterdiğine karşın bir kanıt bulunmamaktadır)
– Çocukların ergenliğe erişmeleriyle beyin gelişimi sona erer (Yanlış: Beynin gelişimi buluğ çağı döneminde ve yetişkinlikte bilhassa de beyin ön loblarının gelişimi devam eder)
– Öğrenme, beyne yeni hücrelerin eklenmesinden kaynaklanmaktadır (Yanlış: Öğrenme, beyin hücreleri arasındaki bağlantı değişikliklerinden kaynaklanmaktadır)
– Disleksinin en kayda değer belirtisi, harflerin ters görülmesidir (Hatalı: Disleksisi olan millet yazılı sözcüklerin şifresini çözmekte belirtilen bir güçlük çekerler Disleksisi olan birçok birey için bu kod çözme zorluğu, sözcüklerin görsel görünüşünden ziyade seslerin harflerle eşleştirilmesiyle ilgilidir Disleksisi olan bazı kişiler, okuma yazma sırasında harfleri aksine çevirebilirler, ancak bu çok yaygın bir durum değildir Disleksisi olan ve böyle bir belirti göstermeyen fazla sayıda vaka vardır)
– Zihinsel kapasite kalıtsaldır ve çevre etkisiyle veya deneyim ile değişmez (Yanlış: Zihinsel yeteneklerin genetik bileşenleri muhakkak var, fakat bu yetenekler aynı zamanda çevresel faktörlerden ve deneyimlerden fazla etkilenerek gelişiyorlar)
– Beynimizin yalnızca yüzde 10 ’unu kullanıyoruz (Yanlış: Dinç bir insan beyninin yüzde 100 ’ünü kullanır)
– Uyurken beyin kapanır (Yanlış: Uykuda beynimizin alıştırma kalıpları değişir, oysa beyin biz uykudayken de uyanıkken de günde 24 saat aktiftir)
– Olağan müzik kulak vermek, çocukların zihin yürütme yeteneğini arttırır (Yanlış: Olağan müziğin herhangi bir yaştaki çocukların fikir yürütme yeteneğini etkilediğine (Mozart etkisi) dair sürekli kanıtlar yoktur)
Yukarıdaki nöromitleri dürüst sananlar ne yazık ama çoğunluğu oluşturdular Örneğin, disleksi konusundaki beyin efsanesi sorusunu halkın yüzde 76 ’sı, eğitimcilerin yüzde 59 ’u ve sinirbilimi alanlarıyla ilgilenenlerin yüzde 50 ’si “doğru şıkkını seçerek hatalı yanıtladı
genelde, halkın anketteki nöromitlerin yüzde 68 ’ine, eğitimcilerin yüzde 56 ’sına, ve sinirbilimi eğitimi alanların ise yüzde 46 ’sına inandığı görüldü Bir etmen analizinde araştırmacılar, “olağan nöromitlerin birlikte kümelenmiş olduğunu da keşfettiler Bu küme, öğrenme biçimleri, disleksi, Mozart etkisi, sağ beyin sol beyin ve beynin yüzde 10 ’unu kullanım konularındaki mitleri içeriyordu
Bu bulgular, ayrıca eğitimin hem de sinirbilim eğitiminin nöromitlerin azalmasına yardımcı olabildiğini, fakat en ince ayrıntısına kadar ortadan kaldıramadığını ortaya koyuyor Araştırma ekibi için gelecek adımlar arasında, her yaş grubundan halk için nöromitlerin sistematik olarak silinmesi için tasarlanmış çeşitli eğitim araçlarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması yer alıyor Ayrıca, eğitimciler için, öğrenme hakkındaki genel hatalı anlamaları ve bununla beraber en yaygın beyin efsanelerini ortadan uyandırmak üzere beyin konusunda detaylı çevrimiçi eğitim modülleri geliştirmeyi düşünüyorlar
Eğer siz de beyin efsaneleriyle ilgili doğru ve yanlışları merak ettiyseniz, anketin bütününe göz atabilirsiniz:
01 Beynimizi günde 24 saat kullanıyoruz (D)
02 Çocuklar, ikinci bir dili öğrenmeden önce belli başlı dilini öğrenmelidir Aksi durumda, her ikisini de bütünüyle öğrenemezler (Y)
03 Erkeklerin beyni kızların beyinlerinden daha büyüktür (D)
04 Öğrenciler yeterli miktarda su içmiyorsa (günde 68 kadeh) beyinleri küçülür (Y)
05 Yağ asidi takviyelerinin (omega3 ve omega6) akademik başarı üstünde olumlu bir etkisi olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır (Y)
06 Bir beyin bölgesi zarar gördüğünde beynin diğer kısımları işlevini üstlenebilir (D)
07 Beynimizin yalnızca % 10 ’unu kullanırız (Y)
08 Beynin sol ve sağ yarımküresi defalarca birlikte çalışır (D)
09 Hemisferik hakimiyetteki farklılıklar (sol beyin, sağ beyin) öğrenciler arasındaki bireysel farklılıkları açıklar (Y)
10 Erkek ve kızların beyinleri aynı oranda gelişir (Y)
11 Çocuklar liseye başlarken beyin gelişimleri sona erer (Y)
12 Çocukluk çağında bazı şeylerin daha sonra öğrenilemeyeceği kritik dönemler vardır (Y)
13 Veri, beyinde, beyne dağılmış hücrelerin ağında saklanır (D)
14 Öğrenme, beyne yeni hücrelerin eklenmesiyle gerçekleşmez (D)
15 Bireyler seçim ettikleri öğrenme stilinde (mesela işitsel, görsel, kinestetik) eğitim aldıklarında daha iyi öğrenirler (Y)
16Öğrenme, beynin sinirsel bağlantılarının değişmesi aracılığıyla eğilim etmektedir (D)
17 Kahvaltıdan kaçmak akademik başarıyı etkiler (D)
18 İnsan beyninin bayağı gelişimi, beyin hücrelerinin doğumunu ve ölümünü içerir (D)
19 Zihinsel kapasite kalıtsaldır ve çevre ya da deneyim ile değişmeyen (Y)
20 Yoğun alıştırmalar zihni güçlendirir (D)
21 Uyarıcıdan zengin çevre mektep öncesi çocukların beynini geliştirir (Y)
22 Şekerli içecekler ve veya yiyecekler tüketildikten sonradan çocukların dikkati azalır (Y)
23 Cisim saati buluğ çağı döneminde değişir ve öğrencilerin okul gününün birincil derslerinde bezginlik olmalarına niçin olur (D)
24 Düzenli olarak kafeinli içeceklerin içilmesi uyanıklığı azaltır (D)
25 Motoridrak becerilerinin koordinasyonunu geliştiren alıştırmalar okuma yazma becerilerini de geliştirir (Y)
26 Bir Takım zihinsel süreçlerle ilgili uzun süreli alıştırmalar beynin bazı bölümlerinin şeklini ve yapısını değiştirebilir (D)
27 Bireysel öğreniciler, tercihlerine göre egzersiz eğilimi gösterirler (örn, görsel, işitsel, kinestetik) (D)
28 Beynin işlevlerindeki gelişimsel farklılıklar ile ilgili öğrenme sorunları eğitim aracılığıyla düzeltilemez (Y)
29 Beyinde yeni bağlantıların üretilmesi yaşlılık yıllarında da sürer (D)
30 Koordinasyon egzersizleri, sol ve sağ hemisferik beyin fonksiyonlarının bütünleşmesini geliştirebilir (Y)
31 Çocukluk çağında öğrenmenin daha kolay olduğu dönemler vardır (D)
32 Biz uyurken beynimiz kapanır (Y)
(D) doğru; (Y) yanlış
Kaynakça:
– OECDCERI Center for Educational Research and Innovation: “Understanding the Brain: The Birth of a Learning Science, ISBN: 9789264029125, 2007
– Kelly Macdonald, Laura Germine, Alida Anderson, Joanna Christodoulou, Lauren M McGrath: “Dispelling the myth: Training in education or neuroscience decreases but does not eliminate beliefs in neuromyths Frontiers in Psychology, 2019
– Pasquinelli, Elena “Neuromyths: Why do they exist and persist? Mind, Brain, and Education 6, no 2 (2019): 8996
– Dekker, Sanne, Nikki C Lee, Paul HowardJones, Jelle Jolles: “Neuromyths in education: Prevalence and predictors of misconceptions among teachers Frontiers in Psychology, 2019
Harvard Tıp, Denver ve Houston üniversitelerinin dağıtılmış fakülteleri gibi bambaşka akademik kurumların uzmanlarından oluşan geniş bir ekibin yaptığı nöromitlerle ilgili yeni bir araştırmanın bulguları “Frontiers in Psychologyde yayınlandı Houston Üniversitesi ’ndeki Gelişim Nöropsikolojisi Laboratuvarı ’ndan Kelly Macdonald, bu çalışmanın öncülüğünde kilit rol oynadı Macdonald, bir öğretmenlik eğitimi sınıfında karşılaştığı yaygın beyin efsanelerinin nasıl oluştuklarını ve sürüp gittiklerini merak etti
Bu alıştırma için, Macdonald ve arkadaşları çevrimiçi bir ankete bahşedilen yanıtları ve nüfus istatistiklerine göre bilgileri topladı Anket, katılımcıların geçmişiyle ilgili çeşitli sorularla birlikte, 32 sorudan oluşan bir dizi beyin efsanesine ‘Içten ’ ya da ‘Yanlış ’ yanıtını vermelerini istiyordu İşte söz konusu beyin efsanelerine örnekler:
– Bazılarımızın “sol beyinli, bazılarımızın “sağ beyinli olması öğrenme biçimlerimizdeki farklılıkları açıklamaya asistan olmaktadır (Hatalı: Beynimizin sol ve sağ hemisferleri birlikte çalışır Öğrenmenin, bir yarımkürenin diğerinden daha dominant olmasına dayalı kayda değer farklılıklar gösterdiğine karşın bir kanıt bulunmamaktadır)
– Çocukların ergenliğe erişmeleriyle beyin gelişimi sona erer (Yanlış: Beynin gelişimi buluğ çağı döneminde ve yetişkinlikte bilhassa de beyin ön loblarının gelişimi devam eder)
– Öğrenme, beyne yeni hücrelerin eklenmesinden kaynaklanmaktadır (Yanlış: Öğrenme, beyin hücreleri arasındaki bağlantı değişikliklerinden kaynaklanmaktadır)
– Disleksinin en kayda değer belirtisi, harflerin ters görülmesidir (Hatalı: Disleksisi olan millet yazılı sözcüklerin şifresini çözmekte belirtilen bir güçlük çekerler Disleksisi olan birçok birey için bu kod çözme zorluğu, sözcüklerin görsel görünüşünden ziyade seslerin harflerle eşleştirilmesiyle ilgilidir Disleksisi olan bazı kişiler, okuma yazma sırasında harfleri aksine çevirebilirler, ancak bu çok yaygın bir durum değildir Disleksisi olan ve böyle bir belirti göstermeyen fazla sayıda vaka vardır)
– Zihinsel kapasite kalıtsaldır ve çevre etkisiyle veya deneyim ile değişmez (Yanlış: Zihinsel yeteneklerin genetik bileşenleri muhakkak var, fakat bu yetenekler aynı zamanda çevresel faktörlerden ve deneyimlerden fazla etkilenerek gelişiyorlar)
– Beynimizin yalnızca yüzde 10 ’unu kullanıyoruz (Yanlış: Dinç bir insan beyninin yüzde 100 ’ünü kullanır)
– Uyurken beyin kapanır (Yanlış: Uykuda beynimizin alıştırma kalıpları değişir, oysa beyin biz uykudayken de uyanıkken de günde 24 saat aktiftir)
– Olağan müzik kulak vermek, çocukların zihin yürütme yeteneğini arttırır (Yanlış: Olağan müziğin herhangi bir yaştaki çocukların fikir yürütme yeteneğini etkilediğine (Mozart etkisi) dair sürekli kanıtlar yoktur)
Yukarıdaki nöromitleri dürüst sananlar ne yazık ama çoğunluğu oluşturdular Örneğin, disleksi konusundaki beyin efsanesi sorusunu halkın yüzde 76 ’sı, eğitimcilerin yüzde 59 ’u ve sinirbilimi alanlarıyla ilgilenenlerin yüzde 50 ’si “doğru şıkkını seçerek hatalı yanıtladı
genelde, halkın anketteki nöromitlerin yüzde 68 ’ine, eğitimcilerin yüzde 56 ’sına, ve sinirbilimi eğitimi alanların ise yüzde 46 ’sına inandığı görüldü Bir etmen analizinde araştırmacılar, “olağan nöromitlerin birlikte kümelenmiş olduğunu da keşfettiler Bu küme, öğrenme biçimleri, disleksi, Mozart etkisi, sağ beyin sol beyin ve beynin yüzde 10 ’unu kullanım konularındaki mitleri içeriyordu
Bu bulgular, ayrıca eğitimin hem de sinirbilim eğitiminin nöromitlerin azalmasına yardımcı olabildiğini, fakat en ince ayrıntısına kadar ortadan kaldıramadığını ortaya koyuyor Araştırma ekibi için gelecek adımlar arasında, her yaş grubundan halk için nöromitlerin sistematik olarak silinmesi için tasarlanmış çeşitli eğitim araçlarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması yer alıyor Ayrıca, eğitimciler için, öğrenme hakkındaki genel hatalı anlamaları ve bununla beraber en yaygın beyin efsanelerini ortadan uyandırmak üzere beyin konusunda detaylı çevrimiçi eğitim modülleri geliştirmeyi düşünüyorlar
Eğer siz de beyin efsaneleriyle ilgili doğru ve yanlışları merak ettiyseniz, anketin bütününe göz atabilirsiniz:
01 Beynimizi günde 24 saat kullanıyoruz (D)
02 Çocuklar, ikinci bir dili öğrenmeden önce belli başlı dilini öğrenmelidir Aksi durumda, her ikisini de bütünüyle öğrenemezler (Y)
03 Erkeklerin beyni kızların beyinlerinden daha büyüktür (D)
04 Öğrenciler yeterli miktarda su içmiyorsa (günde 68 kadeh) beyinleri küçülür (Y)
05 Yağ asidi takviyelerinin (omega3 ve omega6) akademik başarı üstünde olumlu bir etkisi olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır (Y)
06 Bir beyin bölgesi zarar gördüğünde beynin diğer kısımları işlevini üstlenebilir (D)
07 Beynimizin yalnızca % 10 ’unu kullanırız (Y)
08 Beynin sol ve sağ yarımküresi defalarca birlikte çalışır (D)
09 Hemisferik hakimiyetteki farklılıklar (sol beyin, sağ beyin) öğrenciler arasındaki bireysel farklılıkları açıklar (Y)
10 Erkek ve kızların beyinleri aynı oranda gelişir (Y)
11 Çocuklar liseye başlarken beyin gelişimleri sona erer (Y)
12 Çocukluk çağında bazı şeylerin daha sonra öğrenilemeyeceği kritik dönemler vardır (Y)
13 Veri, beyinde, beyne dağılmış hücrelerin ağında saklanır (D)
14 Öğrenme, beyne yeni hücrelerin eklenmesiyle gerçekleşmez (D)
15 Bireyler seçim ettikleri öğrenme stilinde (mesela işitsel, görsel, kinestetik) eğitim aldıklarında daha iyi öğrenirler (Y)
16Öğrenme, beynin sinirsel bağlantılarının değişmesi aracılığıyla eğilim etmektedir (D)
17 Kahvaltıdan kaçmak akademik başarıyı etkiler (D)
18 İnsan beyninin bayağı gelişimi, beyin hücrelerinin doğumunu ve ölümünü içerir (D)
19 Zihinsel kapasite kalıtsaldır ve çevre ya da deneyim ile değişmeyen (Y)
20 Yoğun alıştırmalar zihni güçlendirir (D)
21 Uyarıcıdan zengin çevre mektep öncesi çocukların beynini geliştirir (Y)
22 Şekerli içecekler ve veya yiyecekler tüketildikten sonradan çocukların dikkati azalır (Y)
23 Cisim saati buluğ çağı döneminde değişir ve öğrencilerin okul gününün birincil derslerinde bezginlik olmalarına niçin olur (D)
24 Düzenli olarak kafeinli içeceklerin içilmesi uyanıklığı azaltır (D)
25 Motoridrak becerilerinin koordinasyonunu geliştiren alıştırmalar okuma yazma becerilerini de geliştirir (Y)
26 Bir Takım zihinsel süreçlerle ilgili uzun süreli alıştırmalar beynin bazı bölümlerinin şeklini ve yapısını değiştirebilir (D)
27 Bireysel öğreniciler, tercihlerine göre egzersiz eğilimi gösterirler (örn, görsel, işitsel, kinestetik) (D)
28 Beynin işlevlerindeki gelişimsel farklılıklar ile ilgili öğrenme sorunları eğitim aracılığıyla düzeltilemez (Y)
29 Beyinde yeni bağlantıların üretilmesi yaşlılık yıllarında da sürer (D)
30 Koordinasyon egzersizleri, sol ve sağ hemisferik beyin fonksiyonlarının bütünleşmesini geliştirebilir (Y)
31 Çocukluk çağında öğrenmenin daha kolay olduğu dönemler vardır (D)
32 Biz uyurken beynimiz kapanır (Y)
(D) doğru; (Y) yanlış
Kaynakça:
– OECDCERI Center for Educational Research and Innovation: “Understanding the Brain: The Birth of a Learning Science, ISBN: 9789264029125, 2007
– Kelly Macdonald, Laura Germine, Alida Anderson, Joanna Christodoulou, Lauren M McGrath: “Dispelling the myth: Training in education or neuroscience decreases but does not eliminate beliefs in neuromyths Frontiers in Psychology, 2019
– Pasquinelli, Elena “Neuromyths: Why do they exist and persist? Mind, Brain, and Education 6, no 2 (2019): 8996
– Dekker, Sanne, Nikki C Lee, Paul HowardJones, Jelle Jolles: “Neuromyths in education: Prevalence and predictors of misconceptions among teachers Frontiers in Psychology, 2019